Normal günler ise, herkes tatilde, denizde, kırda-bayırda, dağda. Bir yılın yorgunluğunu atıyor.Ramazan ayı ise özellikle Anadolu şehirlerined hayat durma noktasına geliyor,işyapmak, birşeyler üretmek mümkün değil. Bir dostumuz söylemişti hiç unutmuyorum:"Anadolu insanı iki işi birarada yapamaz. Hem oruç tutacak, hem normal işlerini yapacak, bu pek mümkün değil" diye. İnsanlar sahura kadar ayakta, sonra sabah işde verim sıfır. Öğıleden sonra ise ara, bulabirsen kimsei, bulunanlarda zaten oruç ve sıcaktan konuşacak halde değil.
Ama Ak Partideki çalışmalara bakıyorum, takdir etmemek mümkün değil. Karaman'da ben bunu göözlemliyorum. Ak Partinin en tepesinden, en alt birimine kadar tabiri caizse "Arı" gibi bir çalışma, durmak yok, yola devam diyorlar.Çalışan her zaman kazanırmış, Ak partide kazanmaya devam ediyor. İl bazında bakıyorum, sanki tek partili döneme geçmişiz haberimiz yok, çünkü ortada çalışan, icraat yapmak isteyen, vatandaşın ayağına giden, toplantılar yapan,g ündemi değerlendiren parti yöneticisi yokdenecek kadar az. Ters bir durum varmış gibi, yani normalde iktidar gelenler şimdiye kadar ne yaptı, süreçleri içinde hep yan gelip yattılan, nasıl olsa iktidarız diye, muhaliflerin çalışması çok daha fazlaydı. Türkiye değişiyor ya, bu değişimin ayak seslerini her alanda görmek mümkün, tıpka bu dönemde yaşadığımız parti çalışmaları gibi. Ak partide başvekil Lütfi Elvan, Karaman'da.Yanında teşkilatlar, girmediği delik, çalmadık kapı bırakmıyor. Bu ne performans. Sabahın ilk ışıkları ile daha önceden yapılan proğram başlıyor, gün içerisinde belki 25 belki 20 ziyaret gerçekleştiriliyor. Herkesin ayağına gidiliyor, sorunları dinleniyor, çözüm yolları aranıyor. Diğer tarafda Mevlüt Akgün, köy-kasaba-ilçe, mahalle, her kim var ise, onlarla yüz-yüze görüşüyor. Şahit oldum, geliyorlar Akgün'ü çok içten kucaklıyorlar.Yine birisi kucakladı, Akgün biliyor ki durumunu o vatandaşın. Derdini dinledi ve hemen yanında bulunan Adem Kapar'dan Ramazan yardım çekini istedi ve vatandaşı rencide etmeden cebine yerleştirdi.Ben duygulandım.Ak partili vekiller vatandaşların tamamına yakınını bire,bir tanıyor.Vatandaş kendini tanıtmak zorunda kalımıyor, atalar soruluyor, çocukların okul durumu,eşler, amcalar,yengelern,dayılar hepsinin hatırı soruluyor. Ama bu samimi, yani geçmişte meydanlara çıktığı zaman bilmem hangi köyün muhtarı Süleyman efendi nerde diye göstermelik "şov" yapanlar, bu ülkede sekiz defa gidip, dokuz defa gelmedi mi?
Teşkilatlara bakıyorsun, Kerim Dereli göreve geldiği günden beri "seferberlik" başlatmış, aylık ben diyeyim üç bin , siz diyin 5 bin partiye yeni üye yapıyor, merkez ilçe başkanı Celalettin Güngörer ve ekibi ile birlikte. Yani, Ak Partide iktidarız diye "yan gelip yatma yok."Adeta iktidara talip bir parti gibiymiş gibi çalışılıyor.Tebrik etmek gerekir.Bende tebrik ediyorum.Çalışana Allah'da severmiş, kulda.....!