Bir yıl önce TSYD genel merkezinin kararı ile TSYD Karaman il temsilciliğine atandım. TSYD'nin temsilcilik atamasının 40.maddesine göre;"Dernek merkezinin ve şubelerinin bulunmadığı iller dışında kalan yerlerde orada ikamet etmekte olan bir ÜYE; o yerde üye yoksa temsil yeteneği olan bir kişi dernek yönetimince, temsilci olarak görevlendirilir." maddesi bulunmaktadır. Ve ben 23yıllak TSYD üyesiyim ve AİPS kartı taşıyorum. Dün genel merkezin tasarrufda bulunarak,görev değişikliğine gittiği yönünde bir kişinin maille sitelere haber etmesi ile birlikte, bu kararı öğrendim.Bu görev değişikliği tarafıma tebliğ edilmedi ve şahsım bilgilendirilmedi. İlimizde yayın yapan bir site ise; "SARI BASIN KARTI OLMAYAN HÜSEYİN OĞUZ" görevden alındı diye yazmış. Yalanın böylesi ile insan karşılaşınca, ne yapacağını şaşırıyor. Benim Sarı basın kartım yokmuş, bu nasıl bir yalan böyle!
T.C Başbakanlık-Basın-Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğünün 019527 sarı basın kartına sahibim. Ben gazecilik mesleğinden emekli olmuş ve sarı basın kartını 23 yıldır taşıyan birisiyim. Sarı basın kartında "sürekli Basın Kartını" haketmiş durumdayım. Kaldı ki, 23 yıldar taşıdığım Türkiye Spor Yazarları Derneği AİPS kartı Karaman'da sadece bende vardır ve başka hiç bir gazeteci bu kartı almayı hak etmemiştir.AİPS kartını almak için ise ilk şartlardan birisi de Sarı Basın kartı sahibi olmaktır. Ben AİPS kartını 1990 yılında aldığıma göre, buda benim o yıllarda yani 1990 dan itibaren sarı basın kartı taşıdığımın bir göstergesidir.
Karaman'da herşeyi Yalan üzerine kurarak, insanları kandırdıklarını sanan zihniyetin artık maskesinin düşmesi zamanı geldi, çoktan geçmiştir.Resmi belgeler yalan söylemez , yalanı ancak kendisini gazeteci sanan zavallılar söyler. Benim TSYD il temsilciliğinden alınıp,alınmadığım konusunda bana resmi bir tebliğ yapılmadığı için bilgim yok, alınabilirim de bu genel merkezin tasarrufudur ancak, temsilcilik atama yönetmeliğini yukarıda sizlerle paylaştım, bu yönetmeliğe göre şahsım dışında TSYD üyesi bulunmadığı için, başka birisinin atamasıda yapılamaz. Ama burası Türkiye, herşey olabilir, bunlar normal. TSYD genel merkezinde benim hakkımda yüzlerce şikayet varmış. Gerekçe ise, ortadan dolaşan, kendini gazetecisi sananların yönetmelik gereği sahaya girmeleri yasak. Biz yönemteliği uyguladık, onları almadık, onlarda şikayet etmişler. Şimdi merak ediyorum, kendisini gazeteci sanan, kendisini gazeteci olarak gösteren kişilere, birileri bir toplantıda çıkıp sorsalar:"Ben sizi tanımıyorum, gazeteci olduğunuzu ispat edin" dese , bu yalancı pehlivanların kendilerini ispat etme şansı yok, çünkü gazeciliğini belgeyecek bir kartları YOKKKK!Kendisini gazeteci sananlar, Karaman'da gazetecilik yapar, kurallar işlemediği için.Başka bir şehirde soytarılar toplantılara bile kabul edilmez.Ankara'ya gitsinler, Meclise giremezler, 50 kuruşa kendileri yaptıkları sahte kartlarla gazeteci olunmaz.O 50 kuruşluk taşıdıkları kartı, başka bir şehirde gösterseler, inanın dayak yerler resmen.Belki de kabahat onlarda değil, o yalancıları ciddiye alan herkesde.