Öğleden sonra Bakanlıktaydık, randevu saatimize vardı ve yemek yemek için Bakanlığın en üst kattaki restaurantına çıktığımızda, İbrahim Kutluay ve kalabalık bir grupla yemekte olduğunu gördüm. Bizden önce kalktılar ve geçerken bizi görünce, “hoş geldiniz” diyerek sarıldık, ardından bekliyorum abi dedi.İndiğimizde ise Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Menderes Türel ve ekibini misafir ediyordu.Biz beklerken Remzi Ay, Genel Sekreter Mevlüt Ataseven, Taekvondo Federasyon Başkanı Metin Şahin, Genel Koordinatör Ramazan Erçin ,Başmüfettiş Mehmet Boslu ile eski günleri yad ettik, keyiflide oldu.
Makama davet edildik, o koyu sohbet orada da devam etti tabi. Kendinden emin,işlere hakim görüntüsü ile koltuğu dolduruyor.Karaman adına taleplerimizi ilettik, istedik de istedik. Hiçbirisine “Hayır” demedi, bize yollar gösterdi, önümüzü açtı. Büyük yatırımlarda ise Ak Parti Karaman Milletvekili ve Plan Bütçe Komisyon başkanı Lütfi Elvan’ı işaret etti.Benim başvekilim dediğim, Elvan’ın gücüne orada da şahit olmak , gururumu ikiye katladı.Karaman adına yaptığımız ziyaret de, biz alacağımızı aldık, galiba biraz fazla kalmışız ki, randevu saatini geçirmiş olanları da gecikmeli de olsa odaya aldı, farklı bir köşede onlara çay ikram etti, onlar çaylarını yudumlarken biz hala sohbete devam ediyor, dünden-bugünden konuşuyorduk.En kısa zamanda Karaman’a ziyaretimize geleceğini söyledi ve kucaklaşarak ayrıldık.
Öyle makamlarda tanıdığımız bir insanın oturmasının keyfini yaşadım. Daha önce de Genel Müdür olarak abimiz Kemal Mutlu oradaydı, yani genel müdürlük bize yabancı değildi, yabancı olan genel müdürlüğün yeni binasıydı sadece.Genel Müdürlük Konya’lı kaynıyor, daha düne kadar oradaki bir iş için adam arayan Konya’lı olsun, Karaman’lı olsun, bölgenin insanları oraya artık “çat-kapı” gidebiliyor.Biz dün Trabzon’a, Karadeniz’e özeniyorduk, gıpta etme sırası şimdi başkalarında.
Spor Genel Müdürlüğünden sonra ikinci durağımız Ankara Bölge İdare Mahkemesi oldu ve orada , o her zamanki pozitif, güler yüzü ve sevecenliği ile Başkan Esat Toklu’nun çayını içtik, sohbet vakti bulduk.Veda ederken, bir şehrin, bir bölgenin siyasi gücü kadar bürokratik gücünün ne kadar önemli olduğuna bir kez daha inandım.
Gelelim bizim bir acayip adama, Spor genel müdürü Mehmet Baykan’a. Pazar günü Eskişehir’deki Torku Konyaspor-Manisaspor maçında gözlerim aradı, bulamadı.Mersin’in ardından cumartesi günü Konya’ya gelen Baykan, Eskişehir’de yoktu!Söz konusu Konyaspor ise bildiğim Baykan’ı dokuz kat zincirle bağlasan durmaz, iki eli kanda da olsa orada olurda, ama yoktu !Koltuğa oturduğu günden itibaren saldırıyorlar. Geçen yılı düşündüm, Bolu’daki bir Boluspor -Konyaspor maçından sonra hedef tahtası Baykan’dı.Son Play-Off’larda Konya’daki Buca maçından sonra da Konya’nın hedefi yine Baykan’dı, Konyaspor kaybedince.Şimdi Konyaspor herkesi mutlu etti, Süper lige çıktı, ama Baykan yoktu. O kötü günlerde hedef tahtası olan bir acayip adam Baykan yoktu !Sporla ilgili Konya’da birisinin başı ağrısı, nerdeyse hangi ağrı kesiciyi alayım diye aradıkları Baykan,zafer gecesinde yoktu.Zaten kahramanlar savaşta, cephede olur, madalya töreninde o gizli kahramanlar kendilerine yer bile bulamazlar.Belli ki , Baykan buruk, belli ki Baykan kırılmış. Biliyorum o Konyaspor için kırılmaz ama, bu defa iyi kırdıklarına şahit oldum!
Çünkü; O Konyaspor’un 11 kişi ile yapılan genel kurulunda bile orda olur, divan başkanlığı yapardı. Taşkentspro’da başlayan spor macerası, ardından Rahmetli Faik Özköksal, Rıza Sümer, Orhan Saka ile çıktıkları uzun spor yolundaki mücadeleleri.Meram Belediye Başkanlığına aday aday olduğu süreçte, TV’de birlikte konuştuğumuz spor projeleri, Çaybaşı için düşünceleri aklıma geldi.
Baykan kırılmayı hak etmiyor. Artık Konya’da değil tüm Türkiye’deki spordan o sorumlu.Başta Konya olmak üzere hepimiz ona sahip çıkmalı, onu üzmemek adına ne gerekiyorsa onu yapmalıyız. Baykan bunu çoktan hak ediyor.O sporu biliyor, o oraya kendi tırnaklarıyla kazıyarak geldi.Hani o bilinen fıkra var ya, Bölge insanları olarak artık bizim de cehennemde ki, atılacağmız çukurun başında zebani olsun,yukarıya çıkmaya çalışırken aşağıdan sürekli çekilirsek,hak edenin bile yukarıya çıkmasına izin vermezsek, zebanisiz, kontrolsüz olmaya devam ederiz.