Sınav stresi, ergenlik dönemi sıkıntıları hepsi iç içe girmiş durumda ama benim dikkatimi, çeken başka bir nokta var oda ara sınıfta özellikle 7. sınıfta okuyan öğrenci ve velilerinin çok daha kaygılı olduklarını görüyorum. Sebebini sorduğum zaman gelecek yıl sınavın olup olmayacağı, hedefledikleri liseyi nasıl kazanacaklarını tam olarak bilememelerinin onları strese soktuğunu belirtiyorlar. Her kafadan bir ses çıkması konuya hâkim olan kişilerinde olmayanlarında konuşması sorumluluk duygusunun daha tam gelişmediği bu dönemde çocuklarımızda sınavlar kalktı çalışmamıza da gerek yok gibi algılanabiliyor. Bu konuda en yetkili kişi olan Milli Eğitim Bakanımız Nabi Avcı ile yapılan bir röportajı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bir sürü senaryonun ortada dolaştığı, çocukların kafasının iyice karıştığı bu süreçte, Bakan Avcı net olarak aslında bir sınavın yapılacağı mesajını bu röportajında veriyor:
“Bu yıl SBS yapılıyor. Bu yıl girenler daha önceki yılların kuralları doğrultusunda okullara yerleşecekler. Önümüzdeki yıldan itibaren bu konuda çocuklarımızı da okullarımızı da rahatlatmaya yönelik tedbirler üzerinde çalışıyoruz. Çalışmanın genel çerçevesini ancak konuşabilirim, ayrıntıları netleştirmedik. Çocuklarımızı tek bir sınavın sonuçlarına göre bir kulvara mahkûm etmeyelim. Çocuklarımızı böylesine uzun vadeli sonuçları olacak bir kulvara tek bir sınavla sokmayalım. Çünkü o dört yıl boyunca alınan dersleri, dört yıl boyunca ders dışı alanlardaki etkinlikleri, yani bir çocuğun o dört yılda kazandıklarının çok azını, sadece bilişsel, hatta bilgisel düzeydeki kazanımını, üstelik onu da belli test teknikleri üzerinden ölçerek, çocuklarımızı yönlendiriyor bu sınav. Burada birçok sıkıntı var. Gerçekten bu çocuklar sadece o bilgi ölçümü ile o kulvarı hak ediyorlar mı, hak etmiyorlar mı? Hak etmiyorlar. Ama eğer sınırlı sayıda okula çok sayıda talep varsa onları bir şekilde süzgeçten geçirmemiz gerekiyor. Bu süzgeci çocukları tek bir sınavın stresine sokmadan daha aşamalı, daha çok değişkeni içerecek biçimde nasıl örgütleyebiliriz. Üzerinde çalıştığımız konu bu”
SADECE SINAV SONUÇLARI ETKİLİ OLMAYABİLİR
Evet, bu sınav kâbusu çocukların en sıkıntılı zamanlarında ergenlik dönemlerinde karşılarına çıkıyor. Ama şimdilik başka alternatif de gözükmüyor. Bakanlık, öğrencilerin okul hayatı boyunca akademik ve sosyal başarılarını da ölçecek formüller üzerinde duruyor. Yani ders dışı etkinlikleri değerlendirmeye almayı hedefliyor. Ancak, bunun için de adil bir sistem arayışında.
Ama bütün bunlar için de zaman gerekiyor.
Gelecek yıl büyük ölçüde Galatasaray, İstanbul Erkek Lisesi gibi belli geleneği olan ve fazla taleple karşı karşıya olan okullar ve fen liseleri için büyük ihtimalle bir not baremi konularak öğrenciler sınava alınacak. Örneğin not ortalaması 3,5 üstünde olanlar bu okulların sınavına girebilecek.
Bakan Avcı, “Tek sınav daha net değil. Önümüzdeki yıl ne yapacağımıza hazırlanıyoruz. Şunu söyleyeyim: Seneye bugünden çok farklı, radikal değişiklikler beklemesinler insanlar. En azından çocuklar için de, veliler için de, okullar için de bugünküne göre daha iyi bir düzen kurmaya çalışıyoruz.” diyerek zaten mesajı veriyor.
Değerli anne babalar bugün çocuğu 7’nci sınıf ve daha alt sınıflarda olanlar varsa siz tedbiri elden bırakmayın. Sınav yine var. Öyle çok büyük değişikliğe uğrayacak değil. Sadece bazı yeterlilikler ve başarılar ek puan olarak gelebilir.
Sağlıcakla kalın…