Çevremde gördüklerim, duyduklarım da boşanmaların çok fazla arttığını doğruluyor. Birbirlerini severek evlenen insanlar bir müddet sonra boşanabiliyor.
Sizce neden boşanmalar devamlı artıyor? Eskiden “mezara kadar” diye, “varlıkta yoklukta, her zorlukta beraberiz” diye atılan imzalar neden kolayca siliniyor? Kadınların eğitim düzeyinin artması mı, ekonomik güçlerinin olması mı? İnsanların sorumluluk almaktan kaçınıp, bağımsızlığa daha çok önem vermesi mi? Paylaşmayı becerememek mi? İletişim, tahammül, özveri ve sevgi yoksunluğu mu? Ahlaki yozlaşma mı? Maddi tatminsizlik mi? Aile kavramını özümseyememek, ona göre yaşamamak mı? Kültürel farklılıklar mı?
Eskiden saygı, güven ve tutarlılık üzerine kurulan ve sonuna kadar giden evlilikler daha fazla iken şimdi neden azalıyor? Yaşlanmış ama halen birbirinin gözlerinin içine bakan, saygısını ve sevgisini hiç yitirmeyen çiftleri neden daha az görüyoruz?
Boşanmanın tanımına baktığımız zaman basit anlamda, evlilik sözleşmesinin sona ermesidir.
Ancak ruhsal açıdan değerlendirildiğinde aile birliğinin bozulmasına, ailenin bölünmesine ya da bütünüyle dağılmasına yol açan ve bütün aile üyelerini hatta yakın çevredeki kişileri dahi sarsabilen karmaşık bir olgudur. Boşanmada ebeveynler kendilerini bir şekilde kurtarırken yarınımızın teminatı olan çocuklarımız travmayı bu kadar çabuk ve kolay atlatamamakta ve hayatları boyunca bu olumsuzluk onları etkilemektedir. Özellikle eğitim çağındaki çocuklar üzerinde boşanmaların olumsuz etkisi daha çok görülmektedir. Dershane sektöründe olduğumuz için zaman zaman yaptığımız okul ziyaretlerinde okul idaresi ve rehber öğretmenlerimizle yaptığımız görüşmelerde boşanma oranlarının her yıl arttığını ve okul çağındaki çocuklarda okul fobisi, okul başarısızlığı, uyum bozukluğu, ilgi ve dikkat problemleri, toplumla ilişki kurmakta zorlanma ve kendini ifade etmekte sıkıntı yaşama gibi sorunlar gözlediklerini belirtmektedirler. Özellikle ilköğretim çağındaki çocuklar genellikle içinde bulundukları durumun sorumlusu olarak kendilerini görmekte ve anne babalarının ayrı olduğunu saklamak istemektedirler.
Sonuç olarak; ister saldırganlık, hırçınlık ister uyku ve yeme problemleri ister dikkat problemleri ve okul başarısızlığı şeklinde olsun boşanma, çocuklarda birtakım uyum ve davranış bozukluklarına neden olmakta ve çocuğun gelişimini olumsuz yönde etkilemektedir. Çocuklarımızın sırtına yüklenen bu yük çoğu zaman onlara ağır gelmekte ve yükü taşımakta zorlanmaktadırlar. Bu olumsuz etkilerin en aza indirilmesi için özellikle okullarımızdaki rehber öğretmenlerimize büyük işler düşmektedir.
Karaman için %26 lık boşanma oranı Türkiye ortalamasının çok üzerindedir. Yani kabaca Karaman’da mutlu bir şekilde başlayan her 4 evlilikten biri boşanmayla sonuçlanmaktadır. Toplumun kanayan yarası haline gelmiş boşanmalara daha fazla seyirci kalmadan el birliği ile bu sorunu çözmek için çalışmalıyız. Bu konuyla ilgili olarak daha önce üniversitemizin Sağlık Meslek Yüksek Okulunda Evlilik Okulu adında kurslar düzenlenmiş ve çok güzel geribildirimler alınmıştı. Şimdi Halk Eğitim Merkezi’nde evlilik öncesi eğitim kursu açılıyor. Yapılan çalışmalara gereken destek verilerek boşanma oranını en aza indirmenin yollarını bulmak ve insanlarımızı aydınlatmak gerekiyor.
Karaman Neden Boşanıyor?
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2010 verilerine göre yılın son 3 ayındaki evlenme ve boşanma istatistikleri açıklanmış. Buna göre geçen yılın aynı dönemine göre evlenme oranı yüzde 0,8 artarken, boşanma oranı yüzde 6 artmış. Karamanoğlu Mehmet Bey Üniver
Yayınlanma :
14.09.2023 00:00
Güncelleme
: 14.09.2023 00:00
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: