İstanbul’da düzenlenen Erasmus+ Programı ve İş Dünyası İçin Fırsatlar Toplantısı’nda konuşan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Erasmus programın, iş dünyası ile eğitim sektörünün işbirliğini artıracak, ortak olmalarını teşvik edecek çok önemli bir mekanizma ğunu söyledi.
Bu program ile Avrupa iyesinde ortaklıklar oluşturarak işgücü piyasasının ihtiyaç duyduğu nitelikte eleman yetiştirilmesi, bilgi, yenilik ve girişimcilik kapasitesinin geliştirilmesi ve sonuçta rekabet gücünün artması noktasında, reel sektöre merkezi rol oynama fırsatı sunulduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, “Dolayısıyla bizlerin bu programdan azami şekilde istifade ederek, aktif bir şekilde burada yer alarak, şirketlerimizin rekabet gücünü artıracağımıza inanıyorum” .
Avrupa Birliği Bakanlığı Türkiye Ulusal Ajansı’nın ev sahipliğinde düzenlenen Erasmus+ Programı ve İş Dünyası İçin Fırsatlar Toplantısı TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, AB Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu ile Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın katılımlarıyla İstanbul Conrad Hotel’de gerçekleştirildi.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu konuşmasında, ülke, iş dünyası, akademi camiası ve halkımız için çok faydalı olacağına inandıkları önemli bir girişim başlattıklarını bildirdi. Hisarcıklıoğlu, “Biliyorsunuz, her yatırımda bir risk vardır. Ancak, eğitime yapılan yatırım bunun tek istisnasıdır. İşsizlik beceri ve mesleksizlik, bugün sadece ülkemizde değil, Avrupa’da da, giderek büyüyen bir sorundur.Dünya değiştikçe, var becerilerin bir kısmı anlamını yitiriyor. Dolayısıyla kendini yenileyemeyen insanların işlerini kaybetme riski artıyor. Ama diğer taraftan, yeni ve katma değeri daha yüksek işler ortaya çıkıyor. Bunlar içinse daha farklı bilgiye ve becerilere sahip olmak gerekiyor. İşte şimdi bu program, bu sorunları aşmak için geniş bir imkânlar dizisi sunuyor. Gençlerimizin beceri sahibi olması için gerekli alt yapıyı oluşturmamıza katkı sağlıyor” diye ,
-Program sanayinin ihtiyacını da karşılayacak
Eğitim kurumlarının sanayi ile işbirliğini güçlendirecek bu programın, sanayinin ihtiyacına uygun eğitim içeriği ile sanayinin ihtiyacına uygun becerilerle donanmış insanların yetişmesini de sağlayacağını ifade eden Hisarcıklıoğlu, ayrıca bu programın, Türkiye’nin AB’ye intibak sürecine katkı sağlayacağını, bu sürecin gerektirdiği insan kaynağının yetişmesine yardımcı olacağını kaydetti.
Hisarcıklıoğlu, programın ülkeye kazandırılması noktasında vizyonlarını ve emeklerini ortaya koyan Bakanlar Fikri Işık ve Mevlüt Çavuşoğlu’na ve çalışma arkadaşlarına özel sektör adına da teşekkür etti.
-AB sürecinin getirileri
Türkiye’nin iktisadi, sosyal, siyasi dönüşüm sürecinde, Avrupa Birliği üyelik süreci ve bu kapsamda yürütülen çalışmaların son derece etkili ğunu bildiren Hisarcıklıoğlu şöyle :
“AB ekonomik ve siyasi kriterleri; Yapısal değişim sürecimizi başarıyla sürdürürken, bize pusula . Reform sürecimizin temeline insan onurunu, insan temel hak ve özgürlüklerine saygıyı yerleştirdi. Hukukun üstünlüğüne saygıyı güçlendirdi. İşleyen piyasa ekonomisi için gerekli kurum ve kuralların iktisadi hayatımıza yön vermesine ışık tuttu. Rekabet edebilme gücümüz daha da arttı. Üretim standartlarımız ve kalitemiz dünya ile rekabet eder hale geldi. Tüketicimiz kazandı. İnsanımız kazandı. İş dünyamız kazandı. Ve elbette sonuçta Türkiye kazandı. Türkiye'nin AB katılım süreci devam ediyor. Önemli mesafeler aldık. Bu doğrudur. İktisadi, siyasi ve sosyal hayatımızı daha da iyileştirecek, demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü güçlendirecek yapısal reformlara bundan sonra da ihtiyacımız var.
AB uyum süreci de bize kapsamlı, başarısı görülmüş bir reçete sunuyor. Bu çerçevede, 2001 yılında başlayan kapsamlı reformları, bisikletin pedallarını asla durdurmadan, devam ettirmeliyiz. Zira pedal çevirmeyi bir defa bırakırsak, bisikletin dengesi bozulur.
Öte yandan, buradan AB'deki dostlarımıza bir kez daha çağrıda bulunmak istiyorum. Türkiye, tüm üye devletlerin ortak kararıyla müzakerelere başladı. Bu kararın alınmasına katkı sağlayan her birey, Türkiye'de, AB üyesi ülkelerde ve Bölgemizdeki gelecek nesiller tarafından minnetle anılacak.
Aynı şekilde, süreci yokuşa süren, teknik temelde tamamlanması gereken çalışmalara gereksiz yere siyasi boyut katan, hesabını gelecek nesillerin menfaatine göre değil, gelecek seçimlere göre yapan herkes bugün de kaybediyor, yarın da kaybedecek.
Bakın, uzun aradan sonra yeni bir fasıl açıldı; vize muafiyeti konusunda bir adım atıldı. İnsanlarda umut ışığı doğdu. AB katılım sürecinin hareketlendiği izlenimi oluştu. Bir heyecan ortaya çıktı.”
-“Görevimiz bu heyecanı değerlendirmek”
Şimdi herkesin görevinin bu heyecanı, bu umut ışını değerlendirmek ğunu belirten Hisarcıklıoğlu, teknik olarak hazır olunan fasılları süratle müzakerelere açmak gerektiğini vurguladı. TOBB Başkanı, “Yargı ve Temel Haklar Faslı, Adalet Özgürlük Güvenlik Faslı, Sosyal Politika ve İstihdam Faslı, Ekonomik ve Parasal Politika Faslı, Eğitim Kültür Faslı ve daha bir çoğu artık müzakerelere açılmalıdır. Üye ülkelerde dahi olmayan uygulamaların Türkiye’nin önüne, “açılış kriteri” olarak konulması yanlıştır. Destek verin! Müzakereler devam etsin! Sonuçta, Türkiye’nin AB üyeliğine, Türk vatandaşları ve AB Üyesi Ülkelerin vatandaşları karar verecek” .
AB'nin tüm dünyada saygıyla karşılanan dönüştürme gücünden, Türkiye'nin daha fazla yararlanmasına artık imkân sağlanmasını isteyen Hisarcıklıoğlu, serbest ticaret anlaşmaları ve taşıma kotalarında yaşanan soruna el atılarak, vize konusunda atılan adımla oluşan iyimserliği daha da ileri götürmenin mümkün ğunu söyledi.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu bu açıdan, Trans Atlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı müzakerelerine Türkiye'nin de dahil edilmesi ile oluşacak ortamın, iyimserliği pekiştireceğine vegeleceğe dönük, daha zor konularda adım atılmasının önünü açacağına dikkat çekti.

Yorumlar
Kalan Karakter: