“SULTAN SUYUNDAN İÇEN !”

Başbakan Ahmet Davutoğlu, toplu açılış törenine katılmak üzere geldiği memleketi  Taşkent ilçesinde, Selçuklu eseri Sultansuyu çeşmesinden su içerek, Konya pilavı yedi.

İki gündür Konya’da bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu, baba ocağında toplu açılış törenine katılarak hemşehrilerine hitap etti.Davutoğlu, sultansuyu çeşmesinden su içerken, bu çeşmeden su içenlerin Taşkentli ğunu ve Alaaddin Keykubat’ın feyzini aldığını belirterek:

“Ulaştırma Denizcilik Haberleşme Bakanımız buralı.Bu dağların karşısından,bu toprakların evladı. Gençlik ve Spor Bakanımız Akif Çağatay Kılıç’ şimdi sultansuyundan içecek ve ondan sonra artık Taşkentli diyebiliriz.”

 Başbakan Davutoğlu törenin ardından ilçede yürüyüş yaparak Taşkentlilerle sohbet edip bol bol fotoğraf çektirdi. Davutoğlu, Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından yaptırılan Sultansuyu çeşmesinden su içmeyi de ihmal etmedi. Davutoğlu daha sonra Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan'la birlikte ikram edilen eksel Konya pilavından yedi.

SULTAN SUYU:

Yörenin tarihi geçmişinde yaşanan, yine ilginç bir olay var. Olay: Anadolu Selçuklu beyi Alaeddin Keykubat ve Alaiye Beyi arasında geçer. Sorun: her iki beylik arasındaki sınır anlaşmazlığını çözmektir. Yapılan anlaşmaya göre: her iki bey, bulundukları yerden sabah horozların ilk ötüm ında karşılıklı aynı istikamette yola çıkacaklar ve karşılaştıkları yer, iki beylik arasında sınır olacaktır.

Ancak: Selçuklu Sultanı: daha uzun yol li-">li ve sınırını genişletmek için; horozun erken ötmesini sağlamak amacıyla, horoza baharatlı ve acı yiyecekler yedirir. Bunun sonucunda, horoz erken öter ve Selçuklu Sultanı, sabahın erken saatlerinde: atına binerek yola çıkar. Sultan: atı ile birlikte, bir hayli yol alır, kan-ter içinde kalır ve susuzluktan dudakları çatlar. Tam bu sırada, bir yamaçta akan pınar görür. Pınarın başına varır ve yaşlı bir kadın pınar başında durmaktadır.

Sultan: “bir su ver bacım” der. Kadın: elindeki  tası drur ve içene bir tutam çam dalı atar. Sultan tası alır ama içindeki çam dallarına bir anlam veremez. Kadına, niye bu çam dallarını tasa koyduğunu sorar. Kadın: “Yiğidim, hava sıcak, sen terlisin, çam yaprağı suya koku verir, hem de siz birden bire değil, süze süze içeceğiniz için, suyun soğukluğu size  dokunmayacaktır.” der.

İşte: günümüzden yüzyıllarca önce, Ballıca suyunun ilk gündeme gelişi bu şekilde olmuştur. Günümüzde  de, çam ağaçlarının arasındaki bu çeşmenin buz gibi suyundan içmeyi sakın ihmal etmeyin, hemen karayolunun kıyısındaki bu çeşmeyi, görmeden geçmemeye dikkat edin.

Evet, Sultansuyu: Erenler Tepesinin eteğinden çıkıyor. Burada: Sultan Alaaddin Keykubat’ın at üzerinde bir anıtı var. Ama anıtın kim tarafandan ve ne yapıldığın meçhul. Ayrıca: yine burada, bir park var. Bu parkta: yemek ve çay molası verebilirsiniz.