Bazı ziyaretlerde bulunmak üzere Karaman’a Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, bir otelde düzenlediği basın toplantısında sendikalaşmanın önemine değindi. Arslan, “Karaman bir medeniyet şehridir. Karaman’ın gücünün, potansiyelinin, tarihinin, görevinin Karaman coğrafi sınırlarının çok ötesinde ğunu biliyoruz. O le Karaman hem ülkemiz için, hem de için önemli bir medeniyet merkezi. Nüfusu ve coğrafi yapısıyla kıyaslanmayacak büyük bir tarihi değeri ifade etmektedir. Karaman için ne yapılırsa az ğunu düşünüyorum. Karaman’ın emek hareketi içerisinde çok potansiyeli işçi hareketinin özellikle sigortalı çalışan sayısının nüfusa oranla çok yüksek ğunu biliyoruz. Çünkü Karaman’ın dışından buraya gelip çalışan çok sayıda emekçi var. Hak-İş açısından Karaman’a bu yönüyle baktığımızda sendikal mücadelemiz için önemli bir merkez ğunu düşünüyoruz. Bu merkezde yeterli ve aktif bir şekilde sendikacılık yapma çabası içerisindeyiz. O le uzun süre beklemekte samsun oto kiralama Öz-Gıda İş Sendikamızın faaliyetlerini yeniden başlattık. Yeni sendikalar kuruyoruz. Şuanda yeni sendikalar yasası yürürlüğe girdi. Hak-İş’in 13 tane sendikası var. Bu sayıyı 20 olacak şekilde planladık. Bazılarını kurduk, bazılarını kurmak üzereyiz. Her iş kolunda da Karaman’da sendika çalışmalarımızı sürdüreceğiz” .
Arslan, işverenleri rakip olarak görmediklerini belirterek, “İşverenlerimizi kolları bükülecek, teslim alınacak, haklarımızı gasp eden, bu haklarınızı gasp edenlerden hesap sorulacak bir noktada görmüyoruz. Soğuk ın bize öğrettiği dili kullanmıyoruz. Çatışmacı, kavgacı, iş yerlerini tahrip eden, işletmeleri zora sokan işverenleri hasım olarak gören ve gerçekten iş barışını tehdit eden yaklaşımlardan uzak duruyoruz. Tam tersi işverenleri rakibimiz değil ortağımız olarak görüyoruz. Tüm işverenlerimizin Hak-İş’in bu yaklaşımına kulak vermesini istiyoruz. Karaman’da ğu gibi tüm Türkiye'de işverenlerde sendikalar açısından olumsuz bir olgu var. Sendikalarla ilgili değerlendirmelerini ne yazık ki özellikle işverenler sendikaları 30 yıl önceki olumsuzluklarıyla hala anmaya devam ediyor. 1980 öncesindeki sendikacılığın olumsuzluklarını hala unutmayan, sendikaları bir tehdit ve mücadele edilmesi gereken grup olarak gören anlayışı değiştirmemiz gerekiyor. Türkiye değişiyor. Türkiye’nin endüstriyel ilişkileri de değişiyor. Sosyal diyalog ğimiz bir mekanizmayı artık bütün dünya kullanıyor. En zor şartları bile diyalogla konuşarak, görüşerek çözme imkanımız var. Yeter ki karşılıklı iyi niyet olsun. Biz sendikalaşmayı arttırırsak, kayıt dışı da aynı oranda aşağıya düşecektir. Onun için sendikalaşmak çok önemli. İşsizlik sorunu sendikalaşmayla çözebiliriz” diye .
Yorumlar
Kalan Karakter: