Dış İşleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Coğrafyamızı Dünya’ya açmak zorundayız .
Radisson Blu Hotel’in 46’ıncı katında gerçekleşen zirveye; Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu,Mersin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, Karaman Valisi Murat Koca, Mersin Milletvekillerimiz Ahmet Tevfik Uzun ile Çiğdem Münevver Ökten, Konya Milletvekilleri Kerim Özkul ile Mustafa Kabakçı, Karaman Milletvekilleri Mevlüt Akgün ile Lütfi Elvan, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Karaman Belediye Başkanı Kamil Uğurlu, Ekonomi Bakan Yardımcımız Mustafa Sever, Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bülent Uğur Ecevit, Ekonomi Bakanlığı Lojistik Daire Başkanı Fatih Turhan, TCDD Genel Müdür Yardımcısı İsmet Duman, MÜSİAD Mersin Şube Başkanı Yusuf Yılmaz, MÜSİAD Konya Şube Başkanı Lütfi Şimşek, üç ilin Ak Parti İl Başkanları, ticaret ve sanayi odaları başkanları, ticaret borsalarının başkanları, ulaştırma bakanlığının yetkilileri, daha birçok bürokrat ve iş adamı katıldı.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu , uzun önce Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan ile bu meseleyi istişare ettiklerini ifade ederek, “3 vilayetin merkezi yerel otorite temsilcilerini ve iş adamlarını bir araya getirerek büyük vizyon doğrultusunda ortak bir istişare edelim demiştik. Gecikmeli , ama güzel . Genel stratejik vizyonda anlaşmalıyız. Bu projelerin nerelere oturduğu konusunda berrak bir izlenim olmazsa, 2023 hedeflerine ulaşmakta zorluklar çekeriz” .
-HANGİ HARİTAYI ALIRSANIZ ALIN, TÜRKİYE MUTLAKA YOLLARIN KESİŞTİĞİ BİR BÖLGEDEDİR-
2023 hedefinin genel bir hedefin uygulamaya dönük alt ünitelerden oluştuğunu aktaran Davutoğlu, “Genel hedef, Türkiye’nin ekonomik kapasitesini dünyanın ilk 10 ülkesi arasına sokacak şekilde vizyon içeriyor. Bunun gerçekleşmesi için aşağı doğru planlama yapılması şeklinde çalışmalar ihtiva ediyor. 2 konu var. 1’incisi bu hedeflere ulaşmak için elimizde Türkiye’nin en önemli kaynakları ne? Zaaf noktalarımız nedir? Önemli kaynakları zaafları kapatacak şekilde nasıl harekete geçiririz? Temelde 3 kaynağımız var. Büyük strateji geliştirmek için tarihimiz var, Millet bütünlüğü içinde hareket edebilme kabiliyetimiz var. Son 10 yılda bir ülke bu çabuk toparlandıysa, asırlardır birlikte hareket edebilme gücüyle yapmıştır. 2’incisi lojistik. Burada doğrudan etkili coğrafyamızdır. Öyle bir coğrafya ki, nereden bakılırsa bakılsın merkezi bir noktadayız. Haritayı gözümüzde canlandırınca Atlantik merkezli haritalara bakınca İngiltere yukarıda, pasifike gidince Japonya yukarıdadır. Hangi haritayı alırsanız alın, Türkiye mutlaka yolların kesiştiği merkezi bir yerde duruyor. Bizim maksimum düzeyde değerlendirmemiz gereken fiziki kaynağımız budur” şeklinde .
-TÜRKİYE’NİN İNSAN VE COĞRAFYA POTANSİYELİNİ KITA ÖLÇEĞİNE ÇIKARMAK ZORUNDAYIZ-
50 ila 60 yılın bu noktada bariyer olarak değerlendirildiğini anlatan Davutoğlu, “Şimdi haritaya bakarak ulaştığımız bu sonucu, stratejik bir planlamayla lojistik akışın merkezine oturtmamız lazım. 3’üncü kaynağımız ne? Tabi ki insan kaynağımız. İnsan kaynağı iyi eğitimliyse ve harekete k edildiyse, coğrafya ve insan kaynağı birleşince üretim ve üretim aktarım hatları ortaya çıkar. Bizim değerlerimiz bu. Enerji eksiğimiz var. O bu faturayı ortadan rmak için bizi bir enerji üssü haline getirecek politikalar takip edeceğiz. Büyük hedeflere ulaşmak için coğrafyamızı dünyaya açacağız. İlk 10 ülke denilince matematiksel ve fiziksel bakınca diğer 9 ülke ile rekabet halindesiniz ve birilerini geçeceksiniz. Göreceli onlardan iyi performans sergilemek lazım ki onları geçesiniz. Geçilecek ya da geri kalacak ülkelere bakınca çoğu kıta ölçekli ülkeler. Türkiye’nin 10-20 misli ülkeler. Amerika ve Rusya bir kıta. Kanada öyle, Çin dünya nüfusunun 4’te biri. Hindistan keza öyle. Yapmamız gereken Türkiye’nin insan ve coğrafya potansiyelini kıta ölçeğine çıkarmaktır” şeklinde .
-ÜRETİM KAPASİTEMİZİ LOJİSTİK MERKEZLER İLE HER TARAFA TAŞIMALIYIZ-
Bunun da girişimcinin önündeki bariyerlerin rılmasıyla mümkün olacağını söyleyen Davutoğlu, “Vizeleri bunun için rıyoruz. Şu anda 64 ülkeye vizesiz seyahat ediliyor. Venezuella ve Belarus’la da belli aşamaya . Çevre ülkelerle entegre hale gelmeliyiz. 13 ülkeyle sınır işbirliği mekanizması kurduk. 13 ülkenin devlet ve hükümet başkanları birlikte oturuyor ve ortak kabine toplantıları yapılıyor. En son Yunanistan ile ğu gibi. Eskiden coğrafya açmaktan korkardık. İthal ikamesi uygularken coğrafyayı kapatarak üretimi geliştirmeye çalışırdık. Şimdi gümrük duvarlarını yıkarak üretimimizi dışarı taşımak durumundayız. İtalya ve Almanya hattından Çin’e bir hat çekin, tüm geri samsun oto kiralama dünyada en büyük üretim kapasitesi Türkiye’dir. Bizim üretim kapasitemizi ise ulaşım hatlarıyla gümrük duvarlarını yıkıp lojistik merkezle her tarafa taşımalıyız. Limanlarla en kısa sürede ürünlerin dünyaya açılması lazım” diye .
Söz konusu ülkelerle serbest ticaret anlaşmaları imzaladıklarını ve şu ana 19 ülkeyle bunun gerçekleştiğini belirten Davutoğlu, “Sadece Mersin Limanı’nda değil, tümüyle bir değerlendirme yapmalıyız. Ak havzasına bakınca ekonomimizin 3 tane can alıcı sektörü yan yana. Antalya’da turizm, ikincisi Ceyhan’da enerji, üçüncüsü ise Mersin’de ticaret, turizm, serbest ticaret ve enerjidir. Yan yana dünyaya buradan açılıyor. Bizim bu hedefleri gerçekleştirmek adına içerideki üretimle limanları birleştireceğiz. Limanı da diğer ülkelerin limanlarıyla entegre hale getireceğiz” .
-MERSİN’İ SADECE DOĞU AKDENİZ’İN DEĞİL, TÜM AKDENİZ’İN EN BÜYÜK LİMANI YAPMALIYIZ-
Suriye’de sıkıntı olunca İskenderiye’den Mersin’e Ro-Ro seferlerinin başladığını anlatan Davutoğlu, “Port Said ile Mersin arasında, İskenderun’la Port Said arasında seferlerimiz devam ediyor. Biz 16’ıncı yüzyılda Ak’i büyük ölçüde kontrol altında tutuyorduk. 19’uncu yüzyılda dahi İzmir’den tüm Ak’e gemi seferleri vardı. Bu coğrafyayı kullanamadığımız dönemlerde İzmir Limanı düştü, Mersin ise istediğimiz potansiyele ulaşmamıştı. Ak Platformu Genel Sekreteri bizdeydi. Ankara’da şunu söyledim. Ak’in en uzun sahiline biz sahibiz. Ak’de ulaşım konusunda, enerji konusunda ne hareket olacaksa haberimiz olacak. Nereden nereye hat başlayacaksa katkımız olacak. Mersin’i birinci liman yapmak zorundayız. Doğu Ak’in en büyük limanı, ama hedef Mersin’i tüm Ak’in en büyük limanı yapmaktır. Süveyş ve Kızıl’den Hint Okyanusu’na açılmak zorundayız. Türkiye-Mısır-Ukrayna arasında üçlü bir koridor oluşturulursa Nil’in ortalarından Baltık Denizi’ne ulaşacak noktada ticari akım mümkün olabilecek. Merkezi hükümet arası koordinasyon çok önemli. Değişik Bakanlıklar birlikte çalışabiliyoruz. Oturup sorunları çözebiliyoruz. İkinci ayak yerel yöneticilerimiz, valilerimiz ve belediye başkanlarımız. 3’üncü ayak ise işadamlarımız. Bunları biraya getirmek için de bu platform büyük önem taşıyor. Şimdi yapılması gereken bu lojistik merkez etrafında Türk ekonomisini dışarı daha da açacak, Anadolu merkezinde üretilen üretim kapasitesini dünyaya taşıyacak en uygun ulaşım kanallarını devreye sokmamız ve büyük rekabette hak edilen yere gelmemizdir” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Kalan Karakter: