
Karaman'daki Damlataş'a koruma geldi ama darbe hala çok yakınında
Karaman’ın Merkez ilçesi Yollarbaşı Mahallesi sınırlarında yer alan Damlataş Mağarası, uzun süredir devam eden kamuoyu baskısı ve çevreci mücadeleler sonucunda "Tabiat Varlığı – B Grubu Mağara" olarak tescillendi. Mağara, yeni ÇED raporuyla mermer ocağı ruhsat sahasından çıkarıldı, ancak tehlike tamamen ortadan kalkmadı. Yeni ruhsat sahası, mağaraya yalnızca 200 metre mesafede olacak şekilde düzenlendi.
Daha önce mermer ocağı ruhsat sahası içinde yer alan Damlataş Mağarası, verilen ÇED raporlarında adeta yok sayılmış, mağaranın korunması için yapılan çağrılar görmezden gelinmişti. Gazete Anadolu ve karamandan.com editörü Emirhan Sezen ile mağaranın korunmasına yönelik yaptığımız haberler ve kamuoyunun tepkileri sonuç verdi ve mağara, mermer ocağı sahasından çıkarıldı.
Ancak alınan yeni karar tam bir zafer değil. Mermer ocağı faaliyeti yalnızca 200 metre uzağa taşındı. Oysa bilim insanları, mağaraların ekosistem dengesinin korunabilmesi için çok daha geniş tampon bölgelerin belirlenmesi gerektiğini vurguluyor. Yeraltı titreşimleri, patlatmalar ve toz salınımı, mağara ekosistemine zarar vermeye devam edebilir.
DAMLATAŞ MAĞARASI’NIN ÖNEMİ VE EŞSİZ YAPISI
Türkiye Arkeolojik Yerleşimleri Projesi kapsamında edinilen verilere göre Damlataş Mağarası, Karaman'ın 15 km batısında, Konya yolu kenarında bulunan Yollarbaşı köyünün 4 km güneyinde yer alıyor.
Yapısal Özellikleri:
Yarı yatay-yarı dikey gelişimli düden konumlu fosil bir mağara.
Doğuya, yani Konya Ovası'na bakan bir girişe sahip ve -8 metre derinlikte kuyu şeklinde bir girişi bulunuyor.
Damlataş Havuzu: Mağaranın içinde sarkıt, dikit, sütun, makarna sarkıt, damlataş havuzu, duvar ve örtü damlataşları gibi oluşumlar bulunuyor.
Mağara, birbirine bağlı iki bölümden oluşuyor. İlk bölüm 20.5 metre derinliğe sahipken, ikinci bölüm -30 metre derinliğe kadar ulaşıyor.
Yarasa kolonileri barındırıyor ve zengin bir ekosistem yapısına sahip.
B GRUBU MAĞARA STATÜSÜ NE ANLAMA GELİYOR?
Damlataş Mağarası, B Grubu Mağara olarak tescillendi. Bu statü, mağaranın bilimsel ve ekolojik olarak değerli olduğunu ancak turizm ve sağlık amaçlı kullanılabileceğini ifade ediyor.
Ancak B Grubu Mağaralarda madencilik ve mühendislik faaliyetlerine izin verilmiyor. Bu nedenle, mermer ocağının 200 metre yakınında faaliyet göstermesi de risk oluşturuyor.
MERAK EDİLEN SORULAR VE ENDİŞELER
Mağaranın 200 metre yakınında mermer ocağı faaliyetinin sürmesi, ekosistem üzerinde nasıl bir etki yaratacak?
Yetkililer, mağara ve çevresi için ek güvenlik önlemleri alacak mı?
Mermer ocağının faaliyetleri, mağaradaki yarasa kolonilerini ve damlataş oluşumlarını nasıl etkileyecek?
Çevreciler ve bilim insanları, mağaranın tam anlamıyla korunabilmesi için yalnızca ruhsat sahasından çıkarılmasının yetmeyeceğini, en azından birkaç kilometrelik bir tampon bölge oluşturulması gerektiğini vurguluyor.