
2023 yılı vergi rekortmenleri Karaman’da plaketlerle ödüllendirildi. Listenin üst sıralarında şehrin büyük sanayi markaları vardı. Gururla açıklanan kurumlar vergisi sıralamasında dikkat çeken iki isim vardı: Şimşek Bisküvi ve Modern Çikolata. İkisi de vergi beyanıyla alkış aldı. Ama 2025 geldiğinde, bu alkışlar buruk yankılanmaya başladı.
24 Nisan 2025’te, Şimşek Bisküvi Yönetim Kurulu Başkanı Erol Şimşek, Karaman Narkotik Şube Müdürlüğü’nün yürüttüğü operasyon kapsamında uyuşturucu ticareti iddiasıyla tutuklandı. Kamuoyunda şok etkisi yaratan bu gelişme sonrası şirket ve aileden “Henüz mahkeme kararı yok, yargıya güveniyoruz” açıklaması geldi. Bu, elbette önemli bir hatırlatma. Ama Karaman’da zedelenen şey sadece hukuki süreç değil; kamusal güven ve temsil niteliği de oldu. Aynı listede yer alan bir başka şirket Modern Çikolata ise, vergi ödülleri alırken bir yandan da maaş ödeyemeyen fabrika olarak gündeme geldi. İşçiler, beşinci ayına giren maaş krizine karşı sabırla sustu; umutla bekledi. Ancak 12 Nisan 2025’te, çifte protesto patlak verdi. Sabah saatlerinde Tayyar ailesinin evinin önünde, akşam ise fabrikanın önünde toplanan işçiler “Artık yeter” dedi. Aynı gün, dramatik bir sahne yaşandı: Fabrika çalışanı Selman A., pompalı tüfekle intihar girişiminde bulundu. “Doğalgaz faturasını ödeyemiyorum, yaklaşmayın” diye haykırdı. Olayı Karaman Emniyet Müdür Yardımcısı güçlükle engelledi. Bu, sadece bireysel bir çöküş değildi; sosyal bir iflasın işaretiydi. Modern Çikolata, 27 Mart’ta yaptığı açıklamada, “Finansal yapılandırmamız bitmek üzere, güvendeyiz” demişti. Ancak açıklamanın ardından geçen haftalarda çalışanlar için ne umut kaldı, ne ödeme. Şirket sessiz, devlet sessiz, şehir suskun. Peki şimdi soralım: Vergi rekortmeni listeleri gerçekten başarıyı mı yansıtıyor? Çalışanın hakkını ödeyemeyen, vicdanen çöken kurumlar hangi başarıdan söz ediyor? Şirketlerin şatafatlı beyanları, emekçinin boş cüzdanına ne anlatıyor? Şimşek Bisküvi, “yargıya güveniyoruz” diyor. Modern Çikolata, “kararlıyız” diyor. Ama Karaman halkı, sadece şunu duyuyor: “Vergide şampiyon, vicdanda sınıfta kaldınız.” Bu şehir, alın terinin kıymetini bilir. Bu şehir, üretimi alkışlar ama sömürüye susmaz. Bu şehir, Abdullah Tayyar gibi önce insan diyen sanayicilerle övünür, mirasına sahip çıkar. Ve bugün Karaman kamuoyu şu soruyu yüksek sesle soruyor: “Bir şirketin başarısı bilançosuyla mı ölçülür, yoksa boğazına tüfek dayayan işçisinin sessiz çığlığıyla mı?” ADEM DEMİREL
Vallahi kimse kusura bakmasın Karaman kamuoyu hiç bir şeyi yüksek sesle falan sormuyor. Bir avuç kayırılan zengin 5 aydır işçinin ve emekçinin hakkını sömürüyor lakin ne Karaman halkı, ne Karaman halkının seçtikleri, ne seçimden seçime Karaman halkının kapısını aşındıran siyasiler, ne Karaman halkına hizmet için atanan bürokratlar bu mağduriyete ses çıkarmıyor aksine, ezilen emeği hiçe sayılan, hakkının ve hukukunun üzerine yapılan emekçinin alın terini gasp eden bir avuç muhteris kayırılmış zenginin safını tutuyor.