
Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşanan yönetim krizleri son birkaç yıldır sağlık camiasını da kamuoyunu da meşgul eden en tartışmalı konular arasında yer alıyor. Özellikle başhekimlik makamında yaşanan sık değişiklikler, bu sürecin perde arkasında kimlerin etkili olduğu sorularını beraberinde getirmişti.Bu tartışmaların merkezinde iki isim vardı:Karaman Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dursun Odabaş,Karaman İl Sağlık Müdürü Dr. Serkan Yurdakul.Gazete Anadolu olarak biz de zaman zaman bu iki isme dair çeşitli eleştirileri haberleştirdik.Sorduğumuz sorular netti, iddialar somuttu. Ve bu süreçte muhataplara da açıklama yapmaları için çağrıda bulunduk. 

ADEM DEMİREL

İFTİRALARIN HEDEFİNDEKİ İSİM: PROF. DR. DURSUN ODABAŞ
Sorduk, görüştük, dinledik… ve iddialar çöktü.KMÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dursun Odabaş hakkında sosyal medyada ve bazı çevrelerde dile getirilen iddialar şunlardı:“Hastaneyi perde arkasından yönetiyor”“Günde yalnızca 3-4 saatlik mesaiyle tüm sistemi kontrol ediyor”“Fakülteyi şahsi çıkarları doğrultusunda yönlendiriyor”Bu iddialar, onlarca yorumla desteklenerek algı operasyonuna dönüştürülmüştü.Biz ise doğrudan Dursun Hoca’yla görüştük. Sorduk, belgeleri inceledik.Ve ortaya bambaşka bir tablo çıktı:Hoca her sabah en geç saat 8.00’da makamında olacak şekilde Konya’dan Karaman’a geliyor. Bu geliş bazen tren ile bazen kişisel vasıta ile oluyor. Görev süresi boyunca onlarca doktoru Karaman’a kazandırmış.Fakülteyle hastane arasında kurumsal iş birliğini güçlendirmiş.Hastaneye gelen doktorlar, onun ısrarlı çabasıyla Karaman’ı tercih etmiş.Ve en önemlisi: Hakkındaki hiçbir iddia belgelenmemiş, somut bir kanıta dayanmıyor.KİM SUÇLU, KİM SUSKUN?
Görüştüğümüz birçok sağlık çalışanı ve akademisyen, Dursun Odabaş’ın Karaman için “sessiz ama büyük bir emek” verdiğini ifade ediyor.Bazı isimler şunu da açıkça dile getiriyor:74 yaşında bir hocayı sabahın altısında trene bindirip akşama kadar mesaiye sokuyorsun, sonra da ‘neden sistemi kontrol ediyor’ diyorsun. Ya sistemin boşluğundandır ya da boşluğa koşan birinin samimiyetindendir.GAZETE ANADOLU OLARAK NE DİYORUZ?
Gazetecilik, yalnızca iddiayı yayımlamak değil, iddiaya yanıtı da yayımlamaktır.Prof. Dr. Dursun Odabaş, gerek şahsiyet olarak, gerek akademik birikim olarak Karaman’a değer katan bir isimdir.Eleştirilebilir, sorgulanabilir; ancak itibarsızlaştırılamaz.Dursun Hoca, Karaman’a gelen her hekimin “ben gitmem” dediği bir dönemde, elini taşın altına koymuş biri. Hataları varsa da, hizmeti inkâr edilmemeli.NOT:
Geçmişteki haberlerimizde yer alan bazı eleştiri ve sorular, bugün yanıtlarını bulmuştur.Biz bu yanıtları okurlarımıza aktarmayı, hem etik hem de vicdani bir görev sayıyoruz.Gazete Anadolu olarak, kamuoyuna yalnızca gürültüyü değil, gerçeği de duyurmaya devam edeceğiz.
ADEM DEMİREL
Adam 75 yaşında ve hala görevde mi bir an önce emekli edin işten el çektirin. Ne bu yaa 74 yaşında gitsin torunlarını sevsin artık
Hocaya ayrıca Hastane döner sermayesinin hesabından aldığı aylık 100 bin TL lik ek odemeyide sorsaydınız. Başta rektör, dekan ve toplam 10 kişiyi bulmayan akademik personele yapılan 500 binTL'lik ödemenin amacını sorsaydınız. Elini taşın altına haybiye koymamışlardir
Haberiniz gazetecilik anlamında yetersiz bir haber olmuş. Olayın tarafları kimler, iddiaları neler, cevapları ne, olayın belge ve söylenenleri nasıldır, bunların hiçbiri olmadan bu haber yeterli ve aydınlatıcı bir haber vasfında olamaz. Ayrıca Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi rektörü olan sayın rektörün de Karaman’da ikamet etmesi gerektiğini düşünmekteyim.
Haber boş bir haber olmuş. İddia ne, tarafları kim, belgeler neler, söylenenler ne, karşı tarafın iddiaları ve cevapları neler hiçbir şey yok . Gazetecilik olarak vardığınız sonuçları dayandırdığınız belge ve görüşlerle dillendirmeniz gerekiyor. Verdiğiniz bilgiler ile bu olayın her iki tarafını da değerlendirmeye tabi tutamazsınız. Ayrıca Karamanoğlu Mehmet Bey üniversitesi rektörü olarak sayın rektörün daimi olarak Karaman’da ikamet etmesinin daha yerinde olacağını düşünüyorum.
Önceki eleştirileri neden aslını araştırmadan yakınlarınız o halde.
Her gel haber yap diyenin haberini yapiyorsunuz.. Sonra da habercilik anlayışından bahsediyorsunuz.. Önceki haberi yapmadan önce gidip araştırmanızı yapmanız gerekirdi. İftira atmak,isim karalamak kolay
Etik davranıp doğruyu bulup paylaşmanızı takdir ettim..hatayı anlamak erdemdir .tşk ler.
Gazeteciliğin gereğini yapmışsınız. Yanlış zan veya kanaatleri düzeltmiş oldunuz. Tebrikler. Prof. Dr. Hasan Herken
YAZACAĞIM YORUM SADECE BU HABER İÇİN GEÇERLİ DEĞİL haberci (*!) sıfatıyla pervasızca herkese, her kuruma iftiraya varacak şekilde klavye oynatacaksınız, size karşı birileri bir şeyler söyleyince 'biiiiiiiiz gazeteceyizzzzzz, hakikatin yılmaz bekçiiiisiiiiyiiiz, doğrunun savunucusuuuuuyuuuuz,' HADİ ORADAN BE!... uzun zaman olmadı sizi keşfedeli ama siz gazetecilik değil KALEMŞÖRLÜK YAPIYORSUNUZ OĞLUM. Şimdi de güya günah çıkartıyorsunuz. Ya iftira attığınız diğerleri?
Doğru tektir.Gunes balçıkla sıvanmaz. Mübarek günlerde çok üzdünüz. YINEDE hatadan dönmeniz guzel
Dursun hoca candır. Van Yüzüncüyıl Üniversitesi hastaneye ismini verdi. Bizim tayfa da gitsin diye uğraşıyor. Değeri bilinmeli. Gazete ekibinin tutumunu kutluyorum. Yalnız merak ettiğim hususlar var. Dursun hocaya giden medyacılarımız daha önce eleştiri oklarının yöneltildiği Şoförler Odası Başkanı, İl Genel Meclis Başkanı, Sağlık Müdürü, Diğer Yöneticiler içinde görüşme sağlayacak mı?