Uyan Türkiye'm
Tarih bizi yazdı, yine bizi yazacak
Türkiye, tarihinin en önemli dönemlerinden birine tanıklık ediyor. İçeriden ve dışarıdan gelen tehditler, ülkenin birliğini test ediyor. Böylesi bir dönemde, her zamankinden daha fazla birlik olmamız gerektiğini anlamak zorundayız. Tarih bize, tek vücut olduğumuzda düşmanların en güçlü saldırılarına bile karşı koyabileceğimizi öğretti. Peki bugün, bu tarihi görevi yerine getirebilecek miyiz? Devlet Bahçeli'nin Abdullah Öcalan hamlesi, ülkede barış isteyenler ile kripto faaliyetler yürüten grupların net bir şekilde ayrışacağı bir dönemin işaretidir. Türkiye'nin iç barışını sağlaması, dış tehditlere karşı daha güçlü bir savunma oluşturmanın ön koşuludur. Hakan Fidan’ın daha evvelki açıklamaları da gösteriyor ki dünya yeni bir küresel çatışmanın eşiğinde. İsrail’in 'Arz-ı Mevud' stratejisi, sadece İslam dünyasını değil, tüm dünyayı tehdit eden bir yayılmacı politika olarak karşımızda duruyor. Böylesi bir dönemde, Türkiye iç çatışmalarını tamamen sonlandırmalı ve tüm unsurlarıyla birleşmelidir. KRİPTO FAALİYETLER: GİZLİ TEHDİT Ülkemizin içine sızmış kripto unsurlar, dışarıdaki düşmanlarımız kadar tehlikelidir. Kripto faaliyetler, ülkenin birlik ve bütünlüğünü bozmaya yönelik sinsi planlarla hareket eder. Bu grupların, gerçek vatanseverlerle ayrışması ve izole edilmesi gerekmektedir. Aksi halde, içerden gelen bu tehditler dışarıdan gelenlerle birleştiğinde, ülkemizi zayıflatmak için kullanılacaklardır. SAVUNMA HATTI OLUŞTURMALIYIZ İsrail’in Arz-ı Mevud politikası, tarih boyunca bu bölge üzerinde genişleme hayalleri kurmuş bir ideolojidir. Bu strateji, sadece Filistin'i değil, İslam coğrafyasını ve dünya düzenini tehdit eden bir yayılma hareketidir. Tarih boyunca böylesi yayılmacı stratejiler, ülkelerin birlik olamaması ve içerideki çatışmalar nedeniyle başarıya ulaşmıştır. Bugün de Türkiye’nin bu tehdide karşı tek vücut olup, dışarıya güçlü bir mesaj vermesi gerekmektedir: Bu topraklar üzerinde oynanan oyunlara karşı her zamankinden daha güçlü bir savunma hattı oluşturmalıyız. STK’LAR, DİNİ OLUŞUMLAR VE SİYASİ PARTİLERİN ROLÜ Birlik sadece siyasi partilerin bir araya gelmesiyle sağlanamaz. Türkiye’nin sivil toplum kuruluşları, dini temelli organizasyonları ve tüm halkı, vatan savunmasında tek bir amaç uğruna birleşmelidir. Tarihte boylar ve beylikler, dışarıdan gelen tehditlere karşı birleştiğinde, en güçlü düşmanlara bile karşı koyabilmişlerdir. Osmanlı’nın kuruluş süreci de bu birlikteliğin en büyük örneklerindendir. Anadolu’daki farklı beylikler, kendi aralarındaki çekişmeleri bir kenara bırakıp, ortak düşmana karşı tek yumruk olmayı başarmışlardır. Bugün de aynı ruhla, STK’lar ve dini kuruluşlar, milli savunmaya katkıda bulunmalı ve Türkiye’nin geleceği için ortak bir strateji geliştirmelidir. TARİH BOYUNCA BİRLİKTEN DOĞAN GÜÇ Kurtuluş Savaşı, farklı görüşlere sahip insanların bir araya gelerek Anadolu'yu savunduğu bir destandır. O gün, siyasi ve ideolojik farklılıklar bir kenara bırakılmış ve vatan savunması tek hedef olmuştur. Bugün de böylesi bir bilinçle hareket etmeli, iç kavgalarımızı bir kenara bırakmalıyız. 15 Temmuz’da halkın sivil direnişi, tarihte olduğu gibi farklı grupların bir araya gelip vatan müdafaası yaptığının en yakın örneğidir. Türkiye’nin tarihi, bu tür örneklerle doludur ve her defasında zafer, birlikten doğmuştur. İÇ BARIŞ SAĞLANMALI İçeride birbirimizle çatışmaya devam edersek, dışarıdan gelen tehditler karşısında zayıf düşeriz. Artık bu kısır çekişmeleri bir kenara bırakıp, geleceğimiz için birleşmeliyiz. Türkiye’nin içeride güçlü olması, dış tehditlere karşı daha sağlam durmasını sağlar. Bu nedenle, toplumu bölen her türlü çatışmayı sona erdirmek zorundayız. İç barış sağlanmadıkça, dış tehditlere karşı tam bir savunma yapmamız mümkün olmayacaktır. BU KUVVETE HERZAMANKİNDEN DAHA ÇOK İHTİYAÇ VAR Bugün hepimize düşen tarihi bir sorumluluk var. Sadece kendi çıkarlarımızı düşünmeden, vatan için tek yürek olmalıyız. Düşman kapımızda; ama unutmayalım ki, birleştiğimizde hiçbir güç bu milleti dize getiremez. Şimdi birlik olma zamanı, şimdi vatanı savunma zamanı! Tarih bize gösterdi ki, her krizden birlik içinde çıkmayı başardık. Yine başaracağız, çünkü bu topraklar üzerinde oynanan oyunlar, biz birleştiğimizde bozulmaya mahkumdur. Bu ülkenin her ferdi, bugün tarihi bir görevle karşı karşıya. Sadece liderlerden değil, hepimizden beklenen bir şey var: Birlik olmak. Vatan sevgisi sadece sözle değil, bu birliği sağlayarak gösterilir. Biz, bu toprakların çocukları, tarihte olduğu gibi bugün de bir araya gelip, geleceğimizi savunacak güce sahibiz. Unutmayalım ki, birlikten kuvvet doğar ve bugün bu kuvvete her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.