PARALEL’İN ARSA VURGUNU !
Yurt ve okul yapmak vaadiyle çok sayıda araziyi yok pahasına kapattıkları iddia ediliyor
Karaman’da Dini inanç ve duyguları istismar ederek, bir çok arsayı paralel yapının çok ucuza kapatarak ele geçirdikleri iddia edildi. Karaman Emniyet müdürlüğü ekipleri bu doğrultuda bir ihbarı değerlendirerek nitelikli ddırıcılık yaptıkları ileri sürülen özel bir eğitim kurumunun başkanı ile başkan yardımcısı gözaltına aldı..Alınan bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Şube Müdürlüğü ekipleri, insanların dini inanç ve duyguları istismar edilerek nitelikli ddırıcılık yapıldığı ihbarı üzerine soruşturma başlattı. Yapılan çalışma sonucunda harekete geçen ekipler, özel dershaneleri de bünyesinde barındıran bir eğitim kurumunda üst düzeyde görevli iki kişiyi göz altına aldı. Şüphelilerin, Sümer Mahallesi'ndeki değeri 1,5 milyon lira civarında B.A'ya ait 40 bin metrekare tarlayı, yurt ve okul yapmak vaadiyle "2 bin lira" karşılığında şirket adına satın aldıkları iddia edildi. Bir süre sonra tarla sahibi B.A'nın, kandırıldığını düşünerek şikayette bulunduğu öğrenildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye k edilen şüpheliler, çıkarıldıkları mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. ÇOK SAYIDA MAĞDUR OLABİLİR Öte yandan Paralel’in arsa ve yurt yapacağız diyerek bir çok arsa ve tarlayı bu yolla çok ucuza kapattıkları iddiaları da gündeme bomba gibi düştü.Bu şekilde elinden arsası ve tarlası alınan ve mağdur vatandaşların yetkili kurumlara müracaat etmeleri istendi. PARALEL’İN ARSA PANİGİ Karaman’da bunlar yaşanırken, aynı şekilde çok ilde bir çok ilde de arsaların ele geçirildiği iddiaları gündemde. Yeni Akit’in haberine göre; İstanbul’da ‘eğitim kurumu’ yapacağım diyerek yıllar önce Kiptaş’tan aldığı arazileri kendi çıkarları için kullanmak istedikleri tespit edilen ve mukavelelere uymadıkları için 3 arsası ellerinden alınan Paralel Yapı, Cumhuriyet’i maşa yapıp Kiptaş yönetimini tehdit etti. Kiptaş Genel Müdürü İsmet Yıldırım, “İşgal ettikleri arazileri haklarımızı kullanarak geri aldığımız için Cumhuriyet’i kullanıp bize saldırdılar. Yapılan ahlâksızlıktır, hesap soracağız” . Kurdukları vakıf ve işletmeler aracılığı ile İstanbul genelinde "eğitime hizmet" adı altında Kiptaş'la bugüne 7 mukavele imzalayan Paralel Yapı üyeleri, bu yerlerin bir kısmı ellerinden alınınca çareyi Kiptaş yönetimine saldırmakta buldu. 2014 öncesinde İstanbul'un Maltepe, Pendik, Başakşehir ve Bahçeşehir bölgelerinde Kiptaş'la imzaladığı mukavele çerçevesinde eğitim kurumu inşa edip işletme sözü veren Paralelciler, bu arazilerin bir kısmında çivi bile çakmadı. Kiptaş yönetimi, 17 ve 25 Aralık operasyonlarıyla Türkiye'ye büyük zarar vereceği devlet tarafından tespit edilen Paralel Yapıyla imzaladığı mukaveleleri 5 yıllık süre aşımını da dikkate alarak iptal etti. Kiptaş Genel Müdürü İsmet Yıldırım, Cumhuriyet gazetesini maşası yapan Paralel Yapının, kendisi, çalışma arkadaşları ve kurumu yıpratmaya dönük kumpasını ahlâksızlık olarak nitelendirdi. Yıldırım, "Paralel Yapı paniğe kapıldı. Yapılan, ahlâksızlık. Hepsiyle hesaplaşacağız" . KUMPAS KURULMAK İSTENDİ Millete hizmet verdiklerini düşünerek kurumları aracılığıyla kendilerine eğitim alanında destek verdiklerini ifade eden Kiptaş Genel Müdürü İsmet Yıldırım, "KİPTAŞ'ın arsalarını ihale usulü ile satın alarak projelerini hayata geçirmeye başladılar. Ancak 17 ve 25 Aralık operasyonlarının ardından Paralel Yapının Türkiye için zararlı hale geldiği anlaşıldı. Ayrıca yurtdışıbağlantıları da devlet tarafından tescillenince, biz de üzerimize düşeni yapıp, arsaları bir bir geri aldık" diye . GÜLEN'İ BURAYA GETİRECEKLERDİ Paralel Yapıya eğitim kurumları için Maltepe'de 2 yer verdiklerini belirten Yıldırım, "Bunlardan birisi Coşkun Kolejlerinin bulunduğu yerdir. Gerekli prosedürleri yerine getirip iskân aldılar, faaliyetlerine devam ediyorlar. Diğeri ise adına İslam Akademisi kleri yerdir. Hocalarını buraya getireceklerdi. İskân alınmadığı için mukavelemizde yer alan haklarımızı kullanarak burayı geri alıp Yüksek Öğrenim Kredi Yurtlar Kurumu'na verdik. Hemen ardından da Cumhuriyet gazetesi yayınlara başladı" . 'VEFA HAKKI KULLANILDI' Paralel yapının vakıflarına daha önce de arsalar verdiklerini anlatan İsmet Yıldırım, "Bunlardan birisi de Bahçeşehir'deki arsamızdır. Mukavelemiz kapsamında oraya 5 yıl bina yapamadıkları için 'Gelin size burasının parasını iade edelim' çağrısında bulunduk, gelmediler. Öyle olunca vefa hakkımızı kullanıp noter kanalıyla ihtarname çektik. Mahkemeye gidip, bankaya hesap açtırdık ve paralarını hesaplarına yatırdık" . 7 YERİN 4'Ü GERİ ALINDI Pendik'te de kiraladıkları bir yeri karşılıklı rıza ile geri aldık. Yeşilvadi'de Anafen'i işlettikleri yeri verdik. Başakşehir'deki Fatih Koleji arazisini verdik. Yine Başakşehir'de 38 dönümlük bir üniversite alanını Merve Eğitim ve Kültür Vakfı'na verdik; ancak sonra iptal ettirdik. Burası da belediye hizmet alanına çevrildi. Bunlara 7 yer vermişiz, 2'sini geri aldık, birini de iptal ettirdik. Kiralık bir yeri de karşılıklı rıza ile iptal ettik. İskânlarını aldıkları için 3 yerde okul faaliyetlerinisürdürüyorlar" diye . VEREMEYECEK HESABIM YOK 1 Ağustos 1999 tarihinden beri Kiptaş Genel Müdürlüğü görevini yürüten İsmet Yıldırım, dönemin İBB Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın davetiyle göreve başladığını belirterek, "İnşaat mühendisiyim. Göreve başlamadan önce işlerimi tasfiye ettim. O güne ailemin de yaptığı müteahhitlik işleriyle ilgileniyordum. 1983 yılından 2000 yılına yürüttüğüm işten kazandıklarım var. 11 adet gayrimenkulüm vardı üzerimde. Ticaretimden, kat karşılığı işlerimden, arsalarımdan elde ettiğim gelir ile 18 yıllık müteahhitlik hizmetiyle edindim bu malvarlığını. Sonuçta alım satımı belli , vergisini verdiğim bir malla kimse beni sorgulayamaz" diye . CUMHURİYET, PARALEL YAPI'NIN TETİKÇİSİ OLDU İsmet Yıldırım, Cumhuriyet gazetesinin habercilikten ziyade tetikçilik yaptığını vurgulayarak, "Öyle anlaşılıyor ki, 'Biz İsmet Yıldırım ve KİPTAŞ'ı nasıl yıpratırız' senaryosunu Cumhuriyet'i kullanarak gündeme taşıdılar. Biz ise onlar gibi gaspla, tehditle, şantajla değil, hukuki yollardan hakkımızı arayacağız. Yaptığımız da imzalanan mukavelelere uygundur. Gereğini yaptık, devlet de istimlak etti. Çiğ et yemedik ki karnımız ağrısın. Hesap veremeyeceğimiz bir durumumuz yok. Cumhuriyet gazetesini kullanarak algı operasyonu yapmak istediler. Kiptaş'ta Cumhurbaşkanı dahil hiç kimseye ayrıcalıklı bir satış yapılmaz" . BUNUNDA ADI GAZETECİLİK DEĞİL, AHLAKSIZLIKTIR Atılan iftiralara ailesinin de karıştırılmak istendiğine dikkat çeken Yıldırım, "Paralel yapı ile mücadelemizden dolayı akılları sıra algı operasyonu oluşturarak şahsımı, çalışma arkadaşlarımı ve Kiptaş'ı küçük düşürmenin yollarını arıyorlar. Eğer bir insan etik gazetecilik yapmak istiyorsa, kendisine bilginin doğruluğunu tespit etmek için o kurumun başındaki insana telefon açıp sorar. Ancak Cumhuriyet, birilerinin tetikçiliğini yapmıştır. Böyle bir ahlaksızlık olmaz. Çamur atalım izi kalır hesabı bu işlere giriştiler. Ama öyle değil, hesaplaşacağız" diye .