KARAMAN’DA GÜVEN VERİYOR

Yayınlanma: 17.11.2017 06:45 Güncelleme: 17.11.2017 06:45

Endovasküler yöntem, açık ameliyat olmadan, damar içine yerleştirilen kateterler ve bunlar üzerinde ilerletilen stent adını verdiğimiz greflerin anevrizma içine yerleştirilmesi

Endovasküler yöntem, açık ameliyat olmadan, damar içine yerleştirilen kateterler ve bunlar üzerinde ilerletilen stent adını verdiğimiz greflerin anevrizma içine yerleştirilmesi ve kapatılmasıyla uygulanır.  EVAR ğimiz bu yöntem tüm dünyada 20 yıldır ülkemizde son 10 -15 yıldır gittikçe yaygınlaşmaktadır. EVAR tedavisi artık Karaman’da güven vermektedir. Son iki haftada Karaman Devlet Hastanesinde iki hastaya daha başarı ile uygulanan bu tedavi metodu bazı büyük merkezler de teknik imkânsızlıklar i ile uygulanamamaktadır. Konu hakkında açıklama yapan Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr.Osman Yaşar IŞIKLI; ‘’Karaman Devlet Hastanesi’nin sahip ğu teknik donanım bize bu imkânı vermektedir. Üstelik her iki hastada M.A.T (78) ve A.K (80) yaşlarındadır. Ayrıca her iki hasta da 12 ila 6 yıl önce kalplerinden bypass ameliyatı geçirmiş. Yani bu hastalar bütün cerrahların hangi işlem olursa olsun ameliyat yapmaktan çekindiği risk grubunda hastalardır. Biz bu grubdaki hastalarımızı anestezi doktorlarının eşliğinde uyutarak işleme aldık. İşlem sonrası tedbir amaçlı 2 gün yoğun bakımda tuttuk. Hiçbir sorun ile karşılaşmadık. Hastalarımızın sağlıklarına kavuştuğunu görmek ise için ödüldür. Bu tür gelişmeler bize güç ve moral vermektedir.’’  . Anevrizma damarların kalıcı olarak genişlemesi veya laşmasıdır. Tanım olarak damarın normal çapının yarısından daha fazla genişlemesi anevrizma olarak ifade edilir. Anevrizma en sık vücudun en büyük atardamarı aortada gelişir. Anevrizma la daha da genişler ve tedavi edilmediği takdirde patlar ve çoğunlukla ölüme olur. Bir anevrizma ne büyükse patlama riski de o fazladır. Bu sebep ile bu hastalık ile karşılaşma doktorların mediği bir sürpriz dir. Anevrizmadan ölüm toplumda ölüm leri arasında 13. sıradadır. Ünlü bilim adamı Einstein'in ölüm sebebinin abdominal aort anevrizması ğu tıp tarihi kitaplarında geçmiştir. En yoğun karşılaşılan yaş 65 yaş ve üzeri kişilerdir. Bu le 65 yaş ve üstü kişilerin mutlaka aort anevrizması bakımından tetkiklerden geçmesi gerekir. Bu yaş grubunda her 100 kişinin 8'inde abdominal aort anevrizması vardır. Anevrizma için bazı kişiler risk altındadır. Bunlar. Altmış yaşın üzerindeki kişiler; Ailede ya da akrabalarda anevrizması lar, Sigara kullananlar, Bacaklarda damar hastalığı lar, Yüksek kan basıncı lar, Genetik bazı hastalıklar (Marfan sendromu, v.b.) Çeşitli inflamatuvar hastalıklar (Behçet hastalığı, v.b.) Anevrizmalardan yırtılıp kanadıkları için korkarız. Bu kanamalar içi kanama diye anılır. Aort vücuttaki en büyük damarlardan birisidir. Kanaması ölümcül olabilir. Damar ne genişlemişse kanama ihtimali o yüksektir. Karın bölgesindeki aort çapı 3 cm civarıdır. 5.5 cm'ye tedavi gerektirmez. Genellikle 6 ya da 12 ayda bir takip edilir ve genişleme hızına bakılır. Bu takip ya renkli Doppler ultrason ya da bilgisayarlı tomografi ile yapılır. Ne 5.5 cm ye ulaşırsa tedavi gerekir. Bazı durumlarda daha erken tedavi etmek gerekebilir. Tedavi kararı için en önemli veri anevrizmanın büyüklüğü ve yerleşim yeridir. Anevrizmaya yerleşim yerine ve büyüklüğüne göre farklı tedavi yöntemleri uygulanır. Yeri, büyüklüğü, hastanın herhangi bir şikayeti olup olmaması tedavinin şeklini etkiler.  Karın aortasında çap 5.5 cm ye gelmeden genellikle tedavi yapılmaz. Bazen anevrizmanın büyüme hızı da tedavi kararında önemli bir faktördür. Ayrıca anevrizma hastada şiddetli karın ağrısı gibi bir şikayet yaratıyorsa ya da kanamışsa beklenmeden tedavi edilebilir.   Tedaviye karar verildiğinde iki tedavi yöntemi vardır. Ameliyat ve anjiyografi ile tedavi. Tedavinin şeklini, hastanın anevrizmaya eşlik eden başka hastalıkları olup olmaması da belirler.  Aort anevrizmalarıdan standart tedavi yöntemi ameliyatla bu damarın değiştirilmesidir.    

Devamını Okumak İçin Tıklayınız