Karaman dağlarında deve izi yörük sözü

Yayınlanma: 05.05.2025 14:25 Güncelleme: 06.05.2025 14:44

Yüzyıllardır göçebe yaşamı sürdüren Sarıkeçili Yörükleri, baharın gelişiyle birlikte Mersin’in sıcak ikliminden yola çıkarak Karaman’ın yüksek yaylalarına ulaştı. Develerle yapılan bu göç, geçmişin bir hatırası değil; halen yaşanan, canlı bir yaşam biçimi. Her yıl nisan-mayıs aylarında başlayan bu göçte Sarıkeçili aileleri, keçilerini, eşyalarını, kıl çadırlarını ve çocuklarını yükledikleri develer eşliğinde Torosları aşarak Ermenek çevresindeki yaylalara ulaşıyor. Göç boyunca kurulan geçici konaklama alanları, kıl çadırlarda yanan ocaklar ve dağların rüzgârına karışan yörük türküleri, bu kültürün hâlâ sapasağlam ayakta olduğunu gösteriyor. Sarıkeçili Yörüklerinden H. Karakaya, yaşamlarını şöyle özetliyor: “Biz Sarıkeçili’yiz. Elektriğimiz, beton evimiz yok. Dağ bizim evimizdir. Deveyle göçeriz, keçimizle yaşarız. Kökümüz dağda, ruhumuz hür.” Göç sırasında kadınlar geleneksel kıyafetleriyle yürürken, çocuklar da yorgun ama neşeli adımlarla kervana eşlik ediyor. Akşamları çoban ateşinin etrafında dinlenen yörükler, gündüz güneşin altında yollarına devam ediyor. Karaman’ın Ermenek bölgesi bu günlerde Sarıkeçili göçünün ritmine bürünmüş durumda. Asırlık gelenek sadece taşınmıyor; yaşanıyor, korunuyor, direniyor. Sarıkeçili Yörükleri, göç ettikçe Anadolu hafızası da yoluna devam ediyor. Görüntü: www.ermenekinsesi.com 'dan Hayati Etçi

Devamını Okumak İçin Tıklayınız