Karaman 2'ye bölündü

Karaman’ın merkezinde İmaret Mahallesi'nde bulunan Aktekke Camii’nin avlusuna kadınlar için yapılan şadırvan Karaman’ı 2’ye böldü. Bu bölünmenin sebebine gelmeden önce Aktekke Camii’si hakkında kısa bir bilgi vermekte fayda var. 1370 yılında Karamanoğlu Alaaddin Bey tarafından yaptırılan caminin çevresinde hamamı, derviş hücreleri, güney ve batısında haziresi (mezarlığı) ve içerisindeki türbe ve mezarları ile bir külliye şeklindedir. Halk arasında Aktekke Camisi olarak bilinen camiye, içerisinde Mevlânâ'nın annesi Mümine Hatun'un türbesinin bulunması nedeniyle Mader-i Mevlâna Camii de denilmektedir.    Büyük Türk mutasavvıfı Mevlana Celaleddin-i Rumi 1222 yılında ailesi ile birlikte Karaman’a gelmiş, burada evlenmiş ve yedi yıl kalmıştır. Cami içerisinde sol tarafta ayrılmış olan mekanda Mevlana’nın annesi, abisi ve yakınlarına ait 21 adet taştan yapılmış sandukalı mezar bulunmaktadır. Şimdi gelelim Karaman’ın 2’ye bölünmesi meselesine… Haberimizin başında da belirttiğimiz gibi caminin avlusunda bulunan şadırvanın hemen arkasına kadınlara özel yapılan şadırvan Karaman’ı neden ikiye böldü? GEREKSİZ ÇIĞIRTKANLIK YAPILIYOR Bir kesim şadırvanın yapılması için gerekli bütün izinlerin alındığını bu izinler alınırken o yapının camii dokusuna zarar verip vermeyeceğinin tahlilinin yapıldığına dikkat çekerek şu bağlamda konuşuyor: “Aktekke Camii’sinin avlusuna yapılan yapıya ilişkin Karaman’da yanlış da bir algı yapılıyor. O yanlış algı ise cami avlusuna yapılan yapı tuvalet olduğudur. Oraya tuvalet değil, kadınların abdest alabilmesi için şadırvan yapılıyor. Şadırvanın dış mantolaması ise Aktakke Caminin tarihi dokusunu bozmayacak şekilde yapılıyor. Ayrıca şadırvan, her ne kadar da camiinin avlusunda olsa bile yapıldığı noktada herhangi bir tarihi doku yok, boş zemin üzerine inşa ediliyor.    Şadırvanın yapılmasındaki en önemli husus ise… Karaman’a gelen yerli ve yabancı turistlerin Aktekke Camisine olan ilgisi herkesin malumudur. Bu turistler içindeki kadınlar hususiyetle bu camide namaz kılmak istiyor. Ancak kadınların abdest almasına uygun şadırvan olmadığı için bölgedeki tuvaletlerde abdest almaya çalışıyor. Bu da onları gerçekten çok zorluyor. O insanlar da ferah bir şekilde bu camiinin dokusu içinde abdest alıp namaz kılmak istiyor. Bu hak onlara çok görülmemeli. Olaya bu açıdan bakıldığında yapılan şadırvanın tarih katliamı olarak gösterilmesi gereksiz çığırtkanlıktan başka bir şey değildir.”   İHTİYAÇ OLDU DİYE BİR TARİHİ YOK EDEMEZSİNİZ Diğer kesim ise Konya Vakıflar Bölge Müdürlüğünün kadınların abdest alabilmesi için yapılan şadırvana nasıl izin verdiğini anlamlandıramazken şadırvanın yapılmasına ilişkin ifadeleri kullanıyor: “Karaman’ın simgesi haline gelen, şehre gelen yerli yabancı turistlerin ilk gezdikleri ve kent insanlarının buluşma yeri olan Mevlana Hazretlerinin annesi Mümine Hatun’un kardeşi Alaaddin Bey ve Çelebi ailesinden bir kısmın sandukası bulunan, Aktekke camisinin haznesinde 34 tanesi kitabeli olmak üzere toplam 82 mezar taşının bulunduğu bir kültürel mirasın yer aldığı bölgenin haline üzülmemek elde değil. Kente ve insanlara saygınız yok, anladık! Hiç değilse, maneviyatınıza saygı gereği bir an önce bu çevre kirliliğinin ortadan kaldırın İhtiyaç oldu diye bir tarihi yok edemezsiniz, yapının tarihi özelliğini bozamazsınız. Çevresinde bu ihtiyacı giderecek mekanlar varken tarihin içine ne gerek var?”