İyi olmak istiyorsan iyi bir itirafçı olacaksın

İnsanın kendini geliştirme yolculuğu, başkalarının değil, bizzat kendi hatalarını görebilmesiyle başlar. İçsel huzur ve iyiliğe ulaşmanın anahtarı, kişinin kendisiyle yüzleşmesinde saklıdır. Kendimize dürüst olabilmek için önce, hatalarımızı kabul etme cesaretini göstermemiz gerekir. Aynanın karşısına geçip kendimize dışarıdan bir gözle bakabildiğimizde, hatalarımızı da dostça eleştirebiliriz. Çünkü içsel yüzleşmeyi başaramayanlar, hatalarının ardına sığınır ve farkında olmadan o yanlışları hayatlarının doğrusu olarak kabul ederler. Kur’an’da sürekli zikredilen bir kavram olarak "tövbe," tam da bu noktada devreye girer. Tövbe, yapılan yanlışı önce kendine itiraf etme sürecidir. İnsanın, Rabbi karşısında pişmanlıkla baş eğip hatasını kabul etmesi, aslında bir öz-eleştirinin ifadesidir. Bu süreç, insanın zihninde bir kodlama yapar: Yapılan yanlış, artık olumsuz bir davranış olarak kodlanır. Yani, Allah, bizi “tövbe” yoluyla eğitiyor; hatamızı fark etmemizi ve bir daha aynı yanlışı yapmaktan kaçınmamız için yol gösteriyor. Tıpkı bir kişisel gelişim rehberi gibi… DÖNÜP KENDİNE BAKABİLİYOR MUSUN Bu noktada, "iyi" olmanın en temel koşulunun, kişinin dürüstlükle kendine dönüp bakabilmesi olduğunu söyleyebiliriz. Tövbe, sadece Allah’a yönelmek değil; aynı zamanda kendimize de dönmek, hatamızı kabul etmek ve iyilik yolunda ilerlemek demektir. Bu bilinçle hareket eden bir insan, kendi içsel huzurunu bulur ve çevresine de olumlu bir enerji yayar. İTİRAF ETMEKTEN KAÇMAYIN Hataları görmek ve itiraf etmek, zayıflık değil, bilakis güçtür. Kendi hatasını gören insan, kendini daha iyi tanır ve bu tanıma süreci, onu gerçek anlamda iyi olmaya götürür. İnsan, hatalarından ders aldıkça, daha sağlam adımlar atar ve tövbe ettikçe kendini yeniden inşa eder. Allah, bizi eğitirken farkında olmadan her tövbe edişimizde, zihnimizde bir gelişim süreci başlatıyor. Bu yüzden, "iyi" olmak istiyorsanız önce hatalarınızı itiraf edin; çünkü iyiliğe giden yol, kendi yanlışlarınızı kabul etmekten geçer.