Lütfi Elvan Karaman'a ne yaptı ki?

Hüseyin Oğuz Haftalık
Karaman tarihi bir hizmete kavuştu. Hızlı tren çok büyük bir hizmet. Nüfus olarak küçük il olmasına rağmen, 81 il arasında hızlı trene kavuşan 8.nci il olduk. Büyükşehirler başta olmak üzere 73 ilin hayaline kavuştuk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere bu hizmetin mimarı Lütfi Elvan ve emeği geçenlere şükranlarımı sunuyorum.
Ak Parti teşkilatında milletvekilleri, teşkilat üyeleri, eski il başkanları ve partiye gönül, hizmet verenler hızlı tren toplantısında bir araya geldi. Hızlı tren, bir araya gelemeyenleri bir araya getirdi. Ak Parti’yi oy oranında bu ilde zirve yaptıranlar şimdiye kadar yok sayıldılar ama bu dönem de hatırlanmaları da elbette güzel.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Karaman ziyaretini ve hızlı treni anlattılar o toplantıda mikrofona eline alan hatipler, zafer kazanmış komutan edası ile bu hizmetler kendilerinin eseri imiş gibi Karaman sevdalarını anlatmaya çalıştılar çalışmasına da bırakın salonda bulanan partilileri kendileri bile inanmadı aslında kendilerinin anlattıklarına.
Hızlı trenin bana göre değil gerçek olarak tek kahramanı vardır ki oda Lütfi Elvan’dan başkası değildir. Elvan’ın bu hayaline destek veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tabi ki bu işin sahibi.
Ak Parti Milletvekili Selman Oğuzhan Eser’i ayrı tutuyorum. Selman Vekilden başkası bırakın teşekkür etmeyi ismini bile telaffuz etmedi. Bu ne vefasızlık, bu ne terbiyesizlik.
Lütfi Elvan, Karaman hızlı tren projesi üzerinde koştururken bugün ismini bile hatırlamak istemeyenler, o günlerde Ak Parti’de olmayıp başka parti bayrağı altında Recep Tayyip Erdoğan’a eleştirileri, ağır hakaretlerini çoğunluk unutmadı ki siz neyin hesabındasınız. Sadece gençlerin abisi Selman Oğuzhan Eser, Lütfi Elvan’a teşekkürlerini iletti. İnsanlık dersi ve kalite farkı bu olsa gerek.
Türkiye’nin ve Karaman’ın gururu Lütfi Elvan, Mersin ziyaretlerinde bulundu. Tarsus’ta, Erdemli’de, Silifke’de, Mutta, Mersin’de kıyametler koptu. Gittiği her yerde on binler karşıladı Elvan’ı ve sevgi gösterisinde bulundu. Burnumuzun dibindeki Mutta bile 5 binin üzerinde vatandaş, binin üzerinde araçla karşılandı Lütfi Elvan.
Karaman teşkilatının daveti ile Ankara’ya geçişte Karaman’a uğradı. Grand otele geldi ve küçük çaplı bir toplantı düzenlenmiş.
Sağdan saydım 20, soldan saydım 20 kişi vardı Elvan’ı karşılayan. Baktım il başkanı orda yönetimden bazı isimler orada. Merkez teşkilatın mihenk taşı Ak parti merkez ilçe başkanını aradı gözlerim yoktu.
Olması gerekenler yoktu, olmaması gerekenler vardı.
Şöyle bir araştırdım, başta merkez ilçe başkanı olmak üzere olması gerekenlere Bakan Elvan’ın geleceği haber edilmemiş ve gelişinden haberleri olmadığı için gelememişler. Hattı o gün Karaman’da olan Milletvekili Recep Şeker bile haber verilmemiş. Vekil Eser, Ankara’da olduğu habersiz olarak gelememiş. Sanayicilerle konuşuyorum, haberimiz olsa 500 araçla karşılar, OSB’de misafir ederdik diyorlar.
Bakan’ın gelişini haber vermeyen İl Başkanı Abidin Çağlayan mı yoksa bir başkası mı?
Çağlayan, Mersin ziyaretlerinde yanındaki bazı isimlerle birlikte Bakan ile birlikteydi. Daveti yapanda kendisi ama neden bu ziyareti sönük ve kısıtlı yaptı bunu anlayamadım.
Hazine ve Maliye Bakanlığı devir teslim töreni aklıma geldi. Mersin tüm teşkilatları, milletvekilleri, belediye başkanları ile orada Elvan’ın yanında idi ama Karaman’da ne Ak Parti teşkilatı ne başkası vardı. Parmak hesabı yapıyorum 5 kişi vardı. Lütfi Elvan’ın bu şehre yaptığı hizmetinin yarısını şimdiye kadar ne kimse yaptı ne de bundan sonra yapabilir. Lütfi Elvan, bir daha Karaman’a gelmesin, Lütfi Elvan elini ayağını Karaman’ın üzerinde çeksin zihniyet sinsi sinsi çalışmalarını sürdürüyor bundan artık emin oldum.

TACİZCİ SİYASETÇİ Mİ?
Son dönemlerde siyaset ve siyasetçi güvenini kaybetti. Temiz siyaset diye yola çıkanların önce temiz olan insanlarla halkın karşısına çıkması gerekir.
Geçmişte; Güven, saygılı duyan insana “Mebus gibi adam” benzetmesi yapılırdı ama ne yazık ki bu değerleri erozyona uğratanlar da yine yanlış politikacılar oldu.
Önüme bir belge getirdiler, gözlerime inanamadım. Yerelde siyaset yapan bir kişinin, bir bayana attıkları mesajları görünce dondum kaldım. Bu nasıl bir ahlak yoksunluğu.
Bu tacizciler nasıl siyasi partilerde kendine yer buluyor onu anlamak çok zor bir soru. Bunlara görev verenlerden de şüphelenmemek mümkün değil.
İşin tehlike başka bir boyutunu görmemek, temiz insanlara çamur sıçratmak demektir. FETÖ terör örgütü lideri Fethullah Gülen ile yıllar önce çekilen fotoğraflar ısıtılıp ısıtılıp kamuoyunun önüne konulmuyor mu?
Şimdi bu tacizciler yarın maskeleri düşüp, mahkemeden ceza alıp, ahlaksızlıkları tescil edilirse o zaman bunu yanında taşıyan her kimse; Bu ilin Valisi ile milletvekilleri ile gelen bakanları ile resimleri ortaya çıksa bunun hesabını kim nasıl verebilir.
Siyasetin bunlardan temizlenmesi gerekir. Bu kolay değil, siyasetin arkasına sığınanlar taciz hakkı buluyor, bin bir türlü fırıldak çeviriyorsa, kapıdan kovulsa bacadan yine girer. Bunlara dikta etmemiz lazım.
‘Gizlide gebe kalan, açıkta doğurur’ diye boşuna söylememiş atalarımız. Pislikler elbette bir gün gün yüzüne çıkar, kendilerini kafasını kuma sokup, deve kuşu misali beni kimse görmüyor zannetseler bile.
Benim gördüğüm o taciz mesajlarının görüntülerini istedim, birileri söz verdi getireceğine. Gelirse deşifre etmek benim görevim. Utanmayı ortadan kaldırıp, ar damarı çatlayanlar bırakın vatandaşın, arkadaşlarının yüzüne, eşinin çocuklarının yüzüne nasıl bakacak o zaman göreceğiz.