Diriliş-Kuruluş 'Han Kardeşler'

TAKİP ET

Karamanoğlu Mehmetbey Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Hüseyin Oğuz'un " Diriliş-Kuruluş 'Han Kardeşler'" Başlıklı Köşe yazısı:

Dünya’da yankı bulan Diriliş Dizinin hikâyesi 13. yüzyılda, 1225 yılında, Kayı Boyu'nun Tapınak Şövalyeleri'ne karşı olan mücadelelerini ve yurt bulma uğraşlarını konu almaktadır. Dizinin ikinci sezon hikâyesi, 13. yüzyılın ortalarında yine Kayı Boyu'nun bu sefer Moğollara karşı olan mücadelelerini konu almaktadır. Üçüncü sezonda ise, 13. yüzyılın ortalarında Batı tarafına yerleşen Kayı Boyu Ertuğrul Bey önderliğinde Bizans İmparatorluğu ve Çavdaroğulları Obası'na karşı mücadeleler işlenmiştir. Dördüncü ve beşinci sezonda ise Bizans, Selçuklu meseleleri ve Moğollar bir arada işlenmiştir.
The New York Times, Diriliş ''Ertuğrul'' dizisinin Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi söylemlerine paralel ilerlediğine dikkat çekerek, "hem düşmanlara karşı ulusal bir varlık gösterme konusundaki derin arzuyu, hem de Türkiye'nin içinde bulunduğu karman çorman gerçeklikten rahatlatıcı bir fantezi dünyasına kaçma isteğini" yansıttığı yorumunu yapmıştır.
Adı, Ertuğrul Gazi oğlu Osman Gazi Karanlığın içinde ona yol gösteren "aşk" oldu… Kan ve gözyaşıyla sulanan topraklarda, gök ekini gibi biçilen; yedi göğü, yedi yeri, dağları, denizleri aşacak bir milletin rüyasını "aşkla" gördü. Gücünü kılıcından değil, "aşktan" aldı… Zorbalığa adaletle; köleliğe hürriyetle direnen, tarihin gördüğü en büyük imparatorluğa adını "aşkla" verdi. 72 milleti kıran bozuk düzene karşı başkaldırı, mazlumların sessiz çığlığına umut, 400 çadırlık bir obadan, "ilahi aşkla" kurulan bir cihan imparatorluğuna Osmanlılar yürüyüşün hikayesi. 
MEHMET ALİ-SÜLEYMAN HAN
İlahi aşkla kurulan bir Cihan imparatorluğuna, Osmanlı’nın yürüyüş hikayesine tarih bize anlatıyor.400 çadırlı bir obadan başlıyor bu dev cihan imparatorluğu.
Karaman’dan çocuklu yaşlarında gurbete giden ve ilerleyen zaman içerisinde ‘Berlin Panteri’ lakabını alan Han kardeşler. Türkiyeli iş adamı, Karamanlı yatırımcı diye övgü ile söz edilmesi, bizleri mutlu ediyor, gururlandırıyor.
İki kardeş içlerinde yanan ‘Karaman Aşkı’ ile yola koyuldu, tıpkı Osman Gazi’ye karanlığın içinde yol gösteren “Aşk” gibi.
Kimseden bir beklentileri olmadan ellerini ceplerini attılar, kulübün 3 milyonu aşan borçlarını üstlendiler, sezonu 7 milyonun üzerinde harcama ile ligde kalarak tamamladılar.
Transfer başladı, hemen şampiyon bir teknik direktörü çok ciddi rakamlar vererek takımın başına getirirken, 10 gün içinde 13 oyuncuyu Kırmızı-Beyazlı formaya bağlayan imzaları attırdılar. Yaklaşık 10 milyon üzerinde bir peşinat ödeyerek yaptılar bu transferleri.
GEÇEN YIL BU ZAMANLAR
Hemen geçen yıl Haziran ayını anımsadım. Bu tarihte bir oyuncu alamamış, teknik kadrosu belirsiz bir takım idik. Diğer takımlar kadrolarını belirleyecek, boşta kalan, kulüp bulamayan ve en önemlisi transfer parası istemeyen oyuncuları bekledik, takımı oluşturmak için. Son günlere doğru gerçekleşti takımı kurmamız ve peşinat olmadan, asgari ücret karşılığında, talibi çıkmayan, dışarda kalan futbolculardan bir takım çıktı ortaya. Çünkü para yoktu, kasa boştu ve elini kimse cebine atmadı, atamadı.
Bu sezon Türkiye’nin en faal kulübü olarak Karaman FK tarihe geçti, dün bizden kaçan oyuncular bugün Karaman’a gelmek için sıraya girdi, aracılar sokmaya başladılar bir anda. Ne değişti, Babayiğitler Karaman’a el attı, ekonomilerini Karaman için seferber etti, hem de ülkede bu kadar ekonomik kriz yaşanırken.
BİR ALGI VAR AMA KİMDEN 
Sporu bilen, iş adamı olarak zirve yapan Mehmet Ali Han ve Süleyman Han’a belli bir kesim tarafından yapılan eleştirileri hiç ama hiç hak etmiyorlar. Sporun ‘S’ sinden haberi olmayan, bu şehrin gelişimine ve takımını daha kuruşu nasip olmayanlar, bol keseden atıyor, mangalda kül bırakmıyorlar.
Han kardeşler kalıcı başarının tesisten geçtiğini biliyor ve tesis için çabalıyor. Projeyi hazırladılar ve kafalarında tesisin maliyeti 5 milyon Euro’nun üzerinde. 5 kuruşlarına kıyamayanlar, 5 Milyon Euroluk yatırımı eleştiriyor. Bu adamlar bu piyasada 5 milyon Euro ve ceplerinden çıkan yaklaşık 20 milyon liraya isteseler, Karaman’da çok ciddi yerleri alır, yatırım yapamaz mıydı?
‘Gölge etmeyelim, başka ihsan istemiyor’ Mehmet Ali Han.
Saldırılar, eleştiriler onu yıldırmıyor aksine hırslandırıyor. Gerekirse bu takım için milyon Euro harcar, o kupayı yine Karaman’a getiririm bir anlayış içerisinde Mehmet Ali Han, kardeş başkan Süleyman Han’ın zaman, zaman şerhlerine rağmen.
Kimseden kuruş talepleri yok, sadece birlik, beraberlik ve manevi destek istiyorlar ve başarının ancak tek yumrukla başarılacağına inanıyorlar.
Türkiye’de bir Karaman FK imparatorluğu doğuyor, yeni doğan bu bebeğimize gözümüz gibi bakıp, onu sağlıklı bir şekilde büyütmek için tüm Karaman’a büyük görev düşüyor.
Karaman’da başarının, güzelliklerin zamanı geldi, geçiyor artık. Bu şehir zirveyi hak ediyor, her yönüyle yıldızımız parlıyor. Karaman için ‘duraklama’ dönemi bitti, ’Yükseliş’ zamanındayız. Başarıdan, zirvede olmaktan ve yükselmekten rahatsız olan var ise; önce eteklerini kaldırıp altlarına bakmalı, aynaya bakarak kendileri ile yüzleşmeleri gerekmiyor mu?
Mehmet Ali Han, haykırıyor:
“Dünya, Karaman’ı konuşacak. Adım, adım Süper Lige Çıkacağız’ diye.
Hüseyin OĞUZ