“DEFOLU KİŞİLERLE MÜCADELEMİZİ YÜRÜTEMEYİZ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Rize İl Başkanlığı 92. Genişletilmiş İl Danışma Meclisi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Rize İl Başkanlığı 92. Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'na katılarak partililere hitap etti. Rize'ye Malatya'dan lerini ve bu ziyaretlerinin muhteşem ğunu belirten Erdoğan, açılış töreni gerçekleştirdiklerini ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize programı kapsamında dün Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Geliştirme Vakfı tarafından Güneysu'da yapılan akademisyen lojmanlarının durumunu görmek istediğini belirterek, şunları söyledi: "Rize'nin en önemli sorunu, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesinin buraya akademisyen gelmeyişi. 'Acaba nerede kalacağım, çocuklarım nerede okuyacak, acaba orada anaokulu, ilkokul var mı? Orta var mı, fen lisesi var mı, Anadolu var mı?' Tabii bütün akademisyenlerin derdi bu. Biz de burayı cazibe merkezi haline getirebilmek için bunları da düşünmek zorundaydık. Onun için vakfımız sağ olsun böyle bir adımı attılar. Şu anda yaklaşık 160 daireli, orada yerel mimariyle sizler de herhalde görüyorsunuz, görmüşsünüzdür, orada bu konutlar hamdolsun yapılıyor ve bu konutların yapımıyla birlikte de bu sorunu büyük ölçüde çözmüş olacağız." diye . YATIRIMLARI ÇOK YAKINDAN TAKİP EDİYORUM Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkemizin her meselesini ğu gibi Rizemizi ve bölgemizi ilgilendiren tüm yatırımları çok yakından takip ediyorum. Zaten bunları yakından takip etmediğiniz temelini atarsın öyle kalır. Yıllarca öyle olmadı mı? Yıllarca öyle . Temelleri attılar, betonu döktükleri yerde o iş veya projede ama biz 15 sene önce geldiğimizde ne k 'Bizim attığımız temeller yerinde kalmayacak, yükselecek ve ben temel atmaya değil açılışlara geleceğim' m ve hamdolsun bugüne yüzlerce eserin hep açılışlarında m. Çok müstesna bazı önemli eserler vardı ki onların doğrusu temel atmasına da gittim, teşvik olsun diye." Kara'in eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye hemen her alandaki yatırımlarla sadece Türkiye'de değil adeta tüm dünyada yeniden keşfedilen bir yer haline geldiğini gördüklerini anlatan Erdoğan, "Bunlar yeterli değil çünkü Karabuca mizi çok daha farklı kılacağız, inşallah şu anda onun da gayreti içerisindeyiz. Meyveler yavaş yavaş toplanmaya başladı." diye . Üniversitenin eğitimde marka haline dönüşme konusunda emin adımlarla ilerlediğini, ilk orta ve lise düzeyinde de okullarda hem fiziki imkanlar hem de kalite anlamında önemli gelişmeler yaşandığını ifade eden Erdoğan, sağlık konusunda da il ve ilçe merkezlerinde her türlü altyapının büyük ölçüde tamamlanmış durumda ğunu bildirdi. Karayolu yatırımlarında ciddi mesafe alındığını, bölünmüş yol ve tüneller sayesinde kesintisiz bir yolculuğun mümkün hale geldiğini belirten Erdoğan, en önemli eksiklik havayolu ulaşımı sorununu da yıllık 2 milyon yolcu kapasitesiyle kısa da bitireceklerini aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bu gelişmelerin en somut neticelerini turizm sektöründe gördüklerini, Kara'in yaylaları, köyleri ve kıyılarının başta Araplar olmak üzere dünyanın çeşitli yerlerinden ziyaretçilerle dolup taştığını belirterek, şöyle : "İnşaat ve turizmin en önemli özelliği pek çok sektörün de sürükleyicisi ve lokomotifi olmalarıdır. Ancak bu güzel gelişmeler yaşanırken bölgemizin tabii ve beşeri zenginliklerini mutlaka korumalıyız. Yapılaşma konusunda bu sancıyı uzun süredir ziyadesiyle zaten yaşıyoruz. Turizmde de aynı hataya düşülmeyeceğini ümit ediyorum. İşte şu yapılaşmayı yaparken, biz ana-baba ocağımıza evimizi yaparken k ki 'Yerel mimariyle bir ev yapalım' ve evimizi de yerel mimariyle yaptık. Bununla kalmadık, 'Devlete ait yaptığımız inşaatları, okulları vesaire onları da yerel mimariyle yapalım' k. Niye? Benim vatandaşım da yerel mimariyle yapsın istedik." Halihazırda 480 lojman inşaatının da yerel mimariyle yapımının devam ettiğini, bu inşaatları görenlerin de Rize mimarisinin bambaşka ğunu göreceklerini anlatan Erdoğan, "Bunu anlatmamız lazım. Bu neyle olacak? Lafla olmaz, eseri göstereceksin, şimdi biz bunu gösteriyoruz, bunu ispat ediyoruz. İnanıyorum ki bunlar görüldükçe benim vatandaşım da 'Benim de niye böyle bir evim olmasın?' diyecektir buna göre yapacaktır. Öyle dört tane kazık üzerine dik binayı, ondan sonra da gelsun sel, alsun götürsün oni. Olmaz, ondan sonra da devlet suçlu. Ya devlet niye suçlu olsun, suçli sensun. İşi sağlam yapacağız." diye . Erdoğan, Rize İl Teşkilatında arkadaşlarıyla konuşurken yaylaların gündeme geldiğini belirtti. "Şu anki Ayder Yaylası temsilimiz olamaz. Allah'ın bize verdiği Ayder bambaşka ama biz Ayder'i kirlettik, rezil ettik. Başkan, öyle olur mu? Olmaz değil mi?" ifadesini kullanan Erdoğan, ğu kişilerin kendisine bu konuda hak verdiğini aktardı. Erdoğan, bu yerler üzerinde devlet olarak da özellikle duracaklarını, Ayder'i kentsel değişim ve dönüşümle hakikaten şanına yakışır bir hale getireceklerini bildirdi. Aynı şekilde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Uzungöl'ü klarına değinen Erdoğan, aynı değişim ve dönüşümü Uzungöl'de yapmaları gerektiğini, buraların çekim alanı ğunu, bu düzenlemeler yapıldığında buraya gelip gidenlerin sayısının çok daha fazla olacağını vurguladı. KAZANÇLAR UĞRUNA GÜZELLİKLERİN TAHRİBİNE MÜSAADE ETMEMELİYİZ Rize'de henüz doğru dürüst bir otelin olmadığına dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti: "Buralara ler geliyor, nasıl kaçacağım diye düşünüyor. Şimdi bazı arkadaşlarımızı teşvik ediyoruz. Onlar bu otel olayına girmeleri halinde Rize biraz rahatlayacak. Bunu bir an önce yapmamız lazım. Bir taraftan milletvekillerimiz, bir taraftan biz sıkıştıracağız. İnşallah bu girişimcilerimiz, Rizeli hemşehrilerimiz bu adımı atarlarsa o Rize daha çok turist çekecek. Tamahkarlığa kapılarak, anlık kazançlar uğruna güzelliklerin tahribine asla müsaade etmemeliyiz. Buna dikkat edelim. Aynı şekilde yine tamahkarlığa kapılarak misafirlerimizin gönüllerini kıracak hal ve hareketlere meyledilmemeli. Güveniyorum. Gençler, AK Parti teşkilatları olarak diğer kurumlarımızı, belediyelerimizi, müteşebbisleri sürekli murakabe ederek gereken durumlarda ilgili bakanlarımıza, hatta şahsıma bilgi vererek bu meseleye sahip çıkmanızı istiyorum." Erdoğan, Rize'nin 16 Nisan halk oylamasında yüzde 76'lık "evet" oranıyla kendine yakışan bir netice ortaya koyduğunu ancak bunun yeterli olmadığını, 2019'a çok daha büyük bir gayretle girilmesi gerektiğini aktardı. Partililere, "Şimdiden kapı kapı dolaşmaya kararlı mıyız?" diye soran Erdoğan, gençlerin "Yol ver yürüyelim, yüzde 90 alalım." tezahüratları üzerine, "Ya ben sizin yolunuzu tıkamadım ki yol açık. Gökten ne yağar ki yer kabul etmez." ifadesini kullandı. ASIL İMTİHANIMIZ 2019 KASIM'DA Halk oylamasıyla birlikte geçilen yeni yönetim sistemiyle çıtanın yükseldiğine dikkati çeken Erdoğan, şu görüşlere yer verdi: "Biliyorsunuz, Kasım 2002'deki seçimleri yüzde 34,4 ile kazanarak iktidara gelmiştik. Yeni sistemde başarı çıtası artık yüzde 50+1 oy. Şimdi kolay değil, daha zor. Çalışacağız. Siz Allah'ın izniyle zoru kolay kılacaksınız. Türkiye'nin karşı karşıya ğu sıkıntıların üstesinden ancak böyle güçlü bir yönetimle gelinebileceğine inandığımız için bu sistemi getirdik. Aslında yüzde 34 ile yüzde 50 aralığındaki oy oranlarıyla defalarca iktidara gelmiş bir parti olarak başarı çıtasını yüzde 50'nin üzerine çıkarmaya hiçbir mecburiyetimiz yoktu. Peki niye yaptık bunu? Yeni yönetim sistemi ile kendimiz için değil ülkemiz için doğru ı yaptık. Anlayışımız buydu. Yeni sistem, 2019 milletvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimleri ile birlikte yürürlüğe giriyor. Onun öncesinde mahalli ler seçimi var. Mart 2019. Bu seçimde çok iyi bir netice almamız gerekiyor ki 2019 Kasım'daki parlamento ve başkanlık seçimini de çok daha güçlü kılalım. Aksi takdirde aralarında hiçbir ilişki olmamasına rağmen milletvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için önümüze psikolojik bir bariyer çıkartılabilir. İşte görüyorsunuz şimdi. Asıl imtihanımız 2019 Kasım'da yapılacak seçimler olacaktır." Cumhurbaşkanı Erdoğan, yüzde 50'nin üzerinde oy almanın ne zor ğunu 2014 seçiminde ve 16 Nisan halk oylamasında gördüklerini, geçmişte milletvekili seçimlerine ulaşabilen en yüksek oy yüzde 49,5 iken mahalli ler seçimlerinde bunda da düşüş gördüklerini belirtti. METAL YORGUNLUĞU" UYARISI AK Parti olarak 2019'a çok sıkı şekilde hazırlanmaları gerektiğine vurgu yapan Erdoğan, şunları kaydetti: "Teşkilatlarımızın bir kısmında metal yorgunluğu emareleri gördüğümü çeşitli defalar dile getirdim. Büyük kongre sürecimizi de fırsat bilerek teşkilatlarımızda kapsamlı bir değişim yapmak durumundayız. Genel Başkan olarak bu konuda kararlıyım. Milletimizin bizden beklentilerini karşılayabilecek donanıma ve dinamizme sahip arkadaşlarımızla yolumuza devam edeceğiz. Belde seçimlerinden başladık, şimdi ilçe ve il seçimleri var. Bununla ne anlatmak istiyorum. Kardeşlerim koltuklara getireceğimiz arkadaşların isimleri değil o isimlerin halkla iletişimi nasıl, asl bu. İl teşkilatımızdaki daraltılmış toplantıda da ifade ettim. Devleti biz yönetiyoruz, ben de Cumhurbaşkanı olarak hükümetimiz ile el ele bir gayretin içindeyiz. İstediğimiz yollar yapalım, havalimanı yapalım, enerjide rekor üstüne rekorlar kıralım ki kırıyoruz, eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, bu yatırımları cumhuriyet tarihinde hiçbir iktidar yapmadı. Bunları biz yaptık. Peki yeterli mi? Bunların hepsi gerekli ama yeterli ne? Gönülleri kazanmak." AK Parti üyelerini gönül erleri ve akıncılar olarak gördüğünü belirten Erdoğan, gerek bakanların gerek belediye başkanlarının gerekse tüm teşkilat kademelerinin tevazu sahibi olmasını istedi. Erdoğan, yöneticilerin, halka tevazuyla yaklaşması ve ihtiyaç sahiplerine vakit kaybetmeden ulaşılması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: "Unutmayın, Türkiye'nin adeta yeni bir Kurtuluş Savaşı verdiği dönemdeyiz. Hiçbir atalete, hiçbir gaflete, hiçbir ihanete tahammül edemeyiz. İhanet edenleri görüyoruz. Tabanı ibadet, ortası ticaret, tavanı ihanet ları gördük değil mi? Nerede şimdi? Pensilvanya'da. Gerisinden ler nerede? Onlar da kaçıp gidiyorlar. Bir kısmı cezaevlerinde bir kısmı yurt dışına kaçmış vaziyette. Bunlarla bir mücadele veriyoruz. Bunlar FETÖ terör örgütü. Bir diğeri de PKK terör örgütü, onlarla da mücadele veriyoruz, bir diğeri de DEAŞ, bunlarla da mücadele veriyoruz. İşimiz öyle kolay değil. Öyleyse biz, bu güzel milletimizi yanımıza alacağız, biz gücümüzü önce Hak'tan sonra halktan alacağız." Türkiye'ye yönelik saldırılar karşısında öncelikle AK Partililerin sapasağlam durması gerektiğine işaret eden Erdoğan, hizmet edecek motivasyonu, gücü heyecanı kalmamış bencillik batağında çırpınan "defolu" kişilerle böyle bir mücadelenin yürütülemeyeceğine dikkati çekti. Erdoğan, kim olursa olsun çalışkan ve gayretli herkese kapılarının açık ğunu belirterek, "Bu kapı, kusura bakmayın şu an görev mahallinde lara ait bir kapı değildir. Bu kapı gönül kapısıdır. Gönül kapısı, gönül koymaya gelmez. Burada çok hassas ve dikkatli olacağız." diye . DAVASI OLMAYAN AK PARTİ'DE YÖNETİCİLİK YAPAMAZ Bu konuyla ilgili teşkilatlarda başlatılacak değişimin sıkı tutulmasını isteyen Erdoğan, "AK Parti teşkilatlarında görev alacak kişilerin, şu bakanın, bu milletvekilinin, filanca grubun, falanca yapının adamı değil, davanın ve milletin adamı olması şarttır. Bir kez daha altını çizerek ifade ediyorum; davası olmayan ve bulunduğu yerde milletimizin tamamını kucaklayamayan hiç kimse AK Parti'de yöneticilik yapamaz." ifadesini kullandı. Erdoğan, tüm partililere, dava ve milletin adamı herkesin il ve ilçe kadrolarında görev alması için gayret göstermeleri gerektiğini belirterek, "15 yıl öncesinin, 20 yıl öncesinin, 25 yıl öncesinin siyaset baronlarının tarzıyla AK Parti'de etkinlik kurmaya kalkan herkes, karşısında bu kardeşinizi bulur. Bunu böyle bilin. Esasen bu şekilde AK Parti'ye yapılan kötülük, tüm Türkiye'ye yapılmış bir kötülüktür. Ülkemizin bize ve 15 yıldır yaptığımız hizmetleri 2023 hedeflerimizle taçlandırmamıza ihtiyacı var. Millet bizden bunu bekliyor." . AK Parti'nin kuruluşunda emeği geçen herkese vefa borçlarının ğuna işaret eden Erdoğan, bu kesimle şu anki kadroların irtibatı ve ilişkisinin çok kavi bir şekilde devam etmesi gerektiğini anlattı. Erdoğan, ihanet etmedikten sonra hiçbir partilinin kapıda bırakılamayacağına değinerek, partililerden kongre süreçlerindeki adımlarını bu gerçekler ışığında atmasını istedi. Bunca yıldır 3 milyon Türk'ün Almanya'da yaşadığını ve hiçbirinin kötülük yapmadığına dikkati çeken Erdoğan, Almanya'nın sadece teröristlere yataklık yaptığını söyledi. Erdoğan, Almanya'ya 4 bin 500 kişilik terörist dosyası verdikilerini anımsatarak, bu belgelerin hiçbirine cevap almadıklarını bildirdi. Türkiye'nin elinde Almanya'yı ilgilendiren bir terörist ğunda da hemen iadesini talep ettiklerini aktaran Erdoğan, "Sendekileri bize göndermiyorsun, tam tescilli teröristler. Bizden hemen bunları istiyorlar. Sende yargı var da Türkiye'de yargı yok mu? Türkiye'de de yargı var. Kusura bakma, yargı kararı verir ona göre de biz hareket ederiz. Bizim anlayışımızda bu. Öğrenecekler bazı şeyleri. Bize yönelik bu saldırıların hepsi de örtülü ğu kimse kendi kimliği ve bayrağıyla cephede yer almadığı için gerçekten çok ilginç bir mücadele yürütüyoruz." diye . Erdoğan, sadece bileğimiz ve yüreğimizle değil aynı zamada siyasi ve ekonomik zekamızla da sürdürmek zorunda kları bir mücadelenin içinde geçtiklerini belirtti. Erdoğan, bu mücadelede de iyi klarını ve ileride daha da iyi olacaklarını ifade etti. 15 TEMMUZ GECESİ ÖLÜMÜ KORKUTMUŞ BİR MİLLETE BUNLARIN YAPTIĞI TEHDİTLERİN HİÇBİRİ İŞLEMEZ Çocukluk yıllarında uçağa binemediklerini, sırt üstü yatıp arada sırada bir uçak geçtiğinde seyrettiklerini dile getiren Erdoğan, o ki otobüslerin de İstanbul'dan 2 günde, bazen 3 günde gelebildiklerini anlattı. Armelit Dağı'ndan çıkarken inerken "Düştük düşeceğuz, gittik gideyruk" sözlerinin sarf edildiğini belirten Erdoğan, "Şimdi bunlar var mı? Şimdi elhamdülillah bunların hepsini aştık mı? Bu Kara Sahil Yolu'nu bitirdik mi? Geldiğimizde yüzde 35 idi. Şimdi yüzde 100. İnşallah şimdi Yeşil Yol'u da halledeceğiz. Bütün bunlarla beraber Kara, hem kendi insanına hem tüm dünyaya mesajını farklı verecek. Ama ne olur gelin ya evini yapıyorsan güzel yap. Buraya yakışır şekilde yap, deden nasıl yaptıysa öyle yap. Bize yakışan o. Biz de elimizden desteği, yardımı verelim." diye . Erdoğan, şöyle : "15 Temmuz gecesi ölümü korkutmuş bir millete bunların yaptığı tehditlerin hiçbiri işlemez. Bir yandan PKK'lısı ile FETÖ'sü ile DEAŞ'ı ile diğerleri ile terör örgütlerini topraklarımızda nefes alamaz hale getirecek, diğer yandan da Suriye ve Irak'taki oyunları bozacağız. Hiç endişeniz olmasın. Suriye'de Fırat Kalkanı Harekatı ile ilk adımını attığımız operasyonların bölgede oluşturulmak istenen yeni düzeni nasıl alt üst ettiğini biliyoruz. Şu anda 2 bin kilometrekarelik alanda biz otoriteyiz. En kısa sürede yeni adımlarla terör örgütleri üzerinden bina edilmeye çalışılan bu düzeni tamamen yerle bir edeceğiz. Aynı şekilde Irak'ta da yeni terör bölgeleri ve oluşumların inşasına izin vermeyeceğiz. Bunun için basit bir siyasi nüfuz alanı oluşturma değil, ülkemizin ve milletimizin bekası meselesi ğu bilinciyle gereken her fedakarlığı göze alarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz." MİLLETİMİZ HER ŞEYİ GÖRÜYOR Ekonomik verilerdeki olumlu duruma işaret eden Erdoğan, Türkiye'nin büyüme oranının sürekli arttığını, 2017'nin ilk çeyreğinde büyüme oranının yüzde 5'e çıktığını anımsattı. Artışın devam edeceğini dile getiren Erdoğan, ihracatta 150 milyar doların yasamsun oto kiralamadığını belirterek "Bütün bunlarla birlikte ülkemizdeki bazı gafiller ya oyunun farkında olmadıkları ya da oyuna karşı tarafın özellikle safında dahil kları için kafaları karıştırmaya, suyu bulandırmaya çalışıyorlar. Ancak milletimiz her şeyi görüyor, biliyor, iradesini ona göre ortaya koyuyor. Dikkat ederseniz AK Parti olarak geçtiğimiz 15 yılda ülkemizin ve milletimizin hayrını gözeterek girdiğimiz hiçbir kavgadan evelallah mağlup olarak çıkmadık. Son üç-dört yıldır ise artık milletimizin ve devletimizin bekası haline dönüşen bir mücadele verdiğimiz tüm çıplaklığıyla açıkça ortada. En büyük desteği biz bu dönemde aldık. 2019 seçimlerinin anlamının bu ğunu gayet iyi biliyoruz." değerlendirmesinde bulundu. "Yeter ki biz üzerimize düşenleri hakkıyla yapalım, yani kendimizi yenileyelim." ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ne olur, eksiklerimizi süratle tamamlayalım ama bir şey daha var, bir olalım, iri olalım, diri olalım, hep birlikte Türkiye olalım. Bize mademki 'ancak inananlar kardeştir' düsturu yakışıyor bunun gereğini yapalım. Biz birbirimizi kıramayız, bir tarafa iteleyemeyiz, öteki diye bakamayız. Bizde ötekileştirme asla olmayacak, olamaz. İnanın bana gerisi kendiliğinden gelecektir." . Toplantının hayırlara vesile olmasını temenni eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, üye kampanyalarını da ana kademe, kadın kolları ve gençlik kollarının başarılı bir şekilde götürmesi gerektiğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Dün de söyledim, bugün burada da söyleyeyim, 94 belediye seçimleri öncesi hanım kardeşlerimiz İstanbul'da bir çalışma yaptılar. Çok manidardı, kapı kapı dolaştılar. Peki dolaştılar da ne yaptılar. Her kapısını çaldıkları eve 40 gramlık bir kahve verdiler peki o kahvede ne vardı? Üzerinde bir yazı vardı, 'Bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı vardır' diyordu. İşte sizler de 40 yıl hatıralarda kalabilecek inşallah hanım kardeşlerim olarak bu adımı atmalısınız. Genç kardeşlerim aynı şekilde gençlerle diyaloğu çok daha iyi bir konuma, noktaya üniversitelerde, liselerde getirmelisiniz. Biliyorsunuz artık 18 yaş var. Bak 30 yaştan başladık, aşağı doğru çektik mi? Önce 25, sonra da 18. Şimdi seçme, seçilme artık 18 yaş. Çok çalışacağız, niçin 18 yaşında parlamentoya girme şansını yakalamayalım. İşte bunlarda yakalayacağız ve sizler bunu yakalamaya da hazırsınız." Konuşmasının sonunda, AK Parti'nin kuruluşundan bugüne teşkilatlarda emeği geçen herkese tebriklerini ileten Erdoğan, ahirete irtihal edenlere de Allah'tan rahmet diledi.