Dalları basmadı kiraz
Karaman’da üretilen 30-32 kalibre kirazlar ihracata gidiyordu, bu yıl ürün yok, dalları kiraz basmadı
Karaman Taşeli bölgesi Sarıveliler, Ermenek ,Başyayla ile Konya’nın Hadim ilçelerinde yetiştirilen tadı ve aroması ile Avrupa’nın sofralarının vazgeçilmezi olan kiraz’da bu yıl yaşanan don sonunda ürün yetişmemesi üzerine, Karaman’da kriz Avrupa’yı sofrasında vurdu. Yaz aylarının vazgeçilmez meyvesi kiraz bu yıl cep yakarken, kirazın hal çıkış fiyatı 300-500 TL arasında; 2.kalite kirazın fiyatı ise 150-250 TL arasında değişiyor. Ancak marketlerde ve manavlarda en ucuz kiraz 500 TL'den alıcı bulurken fiyatlar 1000 TL'ye kadar çıkıyor. DALLARI BASMAYAN KİRAZ Karaman’da nisan ayı başında yaşanan zirai don nedeniyle elma başta olmak üzere kiraz ve diğer meyvelerde rekolte çok ciddi şekilde düşüş yaşarken, kaybın bazı bölgelerde yüzde yüze yaklaşması nedeniyle meyve üretiminde büyük sıkıntı yaşanıyor. Karaman’ın Sarıveliler, Ermenek ve Başyayla ilçelerinde bu dönemde çok ciddi kiraz üretilerek, yüzde 80 ni direk olarak Avrupa’ya gönderiliyordu.Kokusu, rengi ve aroması ile yüzde 30-32 kalibra olan kirazlar Avrupa ülkelerinin vazgeçcilmeiz olmuştu. Bu yıl don nedeniyle üretimde büyük kayıplar yaşandı ve Karaman’daki kriz direk olarak kkiraz konusunda Avrupa sofralarını vurmuş oldu. KİRAZ 500-600 LİRA İLE REKOR KIRIYOR "Türkiye tarihinde ilk kez kiraz, 500-600 TL bandında alıcı buldu" Diyen Karaman Ziraat Odası Başkanı Mehmet Bayram: “Eskiden yazın habercisi olan kiraz, bugün adeta enflasyonun simgesine dönüştü. Geçtiğimiz yıllarda Karaman'da üreticilerimiz, kirazlarını dalında bırakmak zorunda kalmış; ürün, işçilik maliyetini dahi karşılamadığı için pazarlamak adına büyük çabalar harcanmıştı. Bu yıl ise tam tersi yaşandı: Kiraz, yüksek fiyatlarla piyasaya sunuldu. Ülkemiz tarımının en büyük sorunu, çoğu zaman ürünün azlığı ya da çokluğu değil; ürünün değer bulmaması, üreticinin emeğinin karşılığını alamamasıdır. Ürün az olduğunda ise bu kez tüketici, fahiş fiyatlarla karşı karşıya kalmakta; bu da üretim ve tüketim arasında sürdürülebilir bir denge kurulmasını her geçen gün daha da zorlaştırmaktadır.”