Âşık Şemi'nin "Gazel" türündeki eseri

Yayınlanma: 10.03.2025 12:23 Güncelleme: 11.03.2025 10:16

Gazete Anadolu olarak, 19. yüzyılın en önemli halk şairlerinden biri olan Konyalı Âşık Şem’î’yi tanıtıyor ve her gün bir şiirini sizlerle buluşturuyoruz

Akademik Sayfalar dergisinden edindiğimiz bilgilere göre, Âşık edebiyatının zirveye ulaştığı 19. yüzyılda, halk şairleri hem divan şiirinden etkilenmiş hem de kendi geleneklerini koruyarak güçlü eserler ortaya koymuşlardır. İşte bu dönemin en önemli âşıklarından biri de Konya’nın yetiştirdiği büyük sanatçılardan Âşık Şem’î’dir. İşte Hemdem Çelebi'nin konağında toplanan ehli aşk zümre bu taassup zümresinin boş dedikoduları üzerinde saz ve sözleriyle hemhal idiler. Öyle ki ârifane bir denek... İşte Hemdem Çelebi'nin "ruyi hake sayeveş düşmem azadeyim; ehli dünya zillete daldıkça ben âladayım" matla'lı bu divandan sonra ehli meclis Şemi'ye haydi aşık bakalım... dediler. Hemdem Çelebi'nin okuduğu divandan his ve tulûatını toplayan Şemi Hemdem Çelebi için: "Bahçe-i Mevlayı Rumi'de yetişti bir nihal Meyvedar olsun dirahtı bulmasın asla zeval Ben ne hacet eyleyim tabiri irfanın size Her bir ahkamında hakimi asr Eflatun misal Saye-i lutfuyla ihya eyledi bu beldeyi Günbegün olmaktadır izzeti beynerrical Nesli Mevlana Ayan, beldenin hem hanedanı Arzeder Celal yüzünden dâim hüsnü cemal Derdimend Şemi Gedanın duâyi hizmeti Mansıbı hükmün diraz etsün hüdayı zülcelal" Zemine göre gayet muindar olan bu methiye meclisde bulunanların hayret ve takdirlerini etti. Bunun üzerine Mevlevi şair ve ariflerden Hulûsi dede Şemi'yi takdire daha ziyade şevklendirmek ve Şemi'yi açmak için kemanıyla bunu söylüyor: "Aşk pazarı kandedirkim beyan ister Meta-ı aşk gizli olmaz ayan ister Bezmi dilde aşıkan herdem şeyda gerek Usulü aşk ol sebebden rından ister Sırrı aşka agah olan bilmez ağyar Ehli aşka hemdem olan çekmez idbar Varsa eyler kendisin ol zatı ishar Payesin idrak için zaman ister Nidayı hak cevheri raz anda meşhun Vasıl olan gülzarına olur meftun Hulûsu dil keşfi zar eyler erğanun Ba manada böyle himmet güman ister" Bunun üzerine Nayzen Niyazi Hulûsi dedenin aşkı niyazına sunuyor. "Sırrı aşk irfanı hak, aşkın kitabından çıkar Zahit sanmasın mukarrirler cevabından çıkar İşidir bülbüllerin feryadını vaktı saharde Nas ile reftar ile güller hicabından çıkar Kimde var ise bellidir elbet ol envarı aşk Bilmeyenler zan eder geminin sahabından çıkar Nehri aşkın evveli deryayı hikmetten gelür Aşıkın yekta dürleri çeşmi abından çıkar Derdimend Şemi harabati deyu kem bakmayın Defineler bilmezmisin kasrın harabından çıkar" Bunu ehli meclis hayretle tahsin ederek neş'eli tebessümleriyle, bu suretle değil seyrettedir...! Aşık bir daha... Sesleri üzerine Şemi: "Benim ottan külahım her gibi zulmetde lazımdır O tacı rifate pervaneler çoktan mülazımdır Teşekki eylemem zindiri aşkı bar çekmeden Taktiri anlaki kudretiyle yazılmış levha yazımdır On iki burgla imtihan etmiştim ben aşkım Hüseyni asiran perdesi rast hicazımdır Usulü çerhi gerduni nerden almış eğer dersin Anı talim eden üstadı kamil sine sazımdır O yârin babına ben hacibi muhtar idim lakin Zuhur eder deyu zalim bu günde ihtirazımdır Dönerken haşıma pervane sirkat eylemiş bizden Sükutu iftihar eylerse haşa Şemi razımdır" (Devamı var)  

Devamını Okumak İçin Tıklayınız