AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zorlu, Türk Dünyası Vizyon Belgesi Tanıtım Programı'nda konuştu:

Yayınlanma: 15.12.2025 16:51 Güncelleme: 15.12.2025 16:51

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Türk Devletleri ile İlişkiler Başkanı Kürşad Zorlu, son 23 yılda Türkiye'nin Türk devletleriyle dış ticaret hacminin 1,9 milyar dolardan 26 milyar dolara yükseldiğini belirterek, "Türkiye, Türk devletlerinde yaptığı 10 milyar dolara yaklaşan reel yatırımla bu bölgenin önde gelen yatırımcılarından biri haline gelmiştir." dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Türk Devletleri ile İlişkiler Başkanı Kürşad Zorlu, son 23 yılda Türkiye'nin Türk devletleriyle dış ticaret hacminin 1,9 milyar dolardan 26 milyar dolara yükseldiğini belirterek, "Türkiye, Türk devletlerinde yaptığı 10 milyar dolara yaklaşan reel yatırımla bu bölgenin önde gelen yatırımcılarından biri haline gelmiştir." dedi. Zorlu, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirilen "AK Parti Türk Dünyası Vizyon Belgesi Tanıtım Programı"nda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın himayelerinde Türk dünyası açısından tarihi nitelik taşıyan çok önemli bir programa ev sahipliği yaptıklarını belirtti. Tanıtımı gerçekleştirilen AK Parti Türk Dünyası Vizyon Belgesi'nin Türkiye'de bir siyasi parti tarafından hazırlanan, Türk dünyasını bütüncül ve stratejik bir çerçevede ele alan ilk vizyon belgesi olma özelliğini taşıdığını dile getiren Zorlu, "Bu yönüyle politika belgemiz bir temenni değil, alanında bir ilki temsil eden yenilikçi ve yol gösterici bir irade beyanıdır." ifadelerini kullandı. Zorlu, 15 Aralık'ın Dünya Türk Dili Ailesi günü olmasının da programı anlamlı kıldığına işaret ederek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısıyla farklı bir anlam kazanan bu tarihi sürecin UNESCO Yürütme Kurul gündemine ortaklaşa sunulduğunu ve UNESCO 43. Genel Konferansı'nda kabul edildiğini hatırlattı. Böylece büyük Türk dili ailesinin, dil, kültür ve tarih ortaklığının uluslararası düzeyde bir kez daha tanındığını belirten Zorlu, "15 Aralık gününün seçilmesi Türk milletinin dili ve tarihi açısından bir başka dönüm noktasına işaret etmektedir. 15 Aralık 1893 Danimarkalı ünlü dil bilimci Wilhelm Thomsen'in Orhun Yazıtlarını çözdüğünü tüm dünyaya ilan ettiği gündür. Dolayısıyla bu tarih bir alfabenin çözümlenmesinden öte Doğu ve Batı'nın birlikteliği ile var olduğunu hatırlatmakta ve adeta Cumhurbaşkanımızın 'Dünya 5'ten büyüktür' manifestosunu temel almaktadır." diye konuştu. - "Dilimiz, uygarlık değerlerinin taşıyıcısıdır" Şair ve yazar Nuri Pakdil'in "Bir halk kendi uygarlık değerlerinden kopuk bir düzeyde bulunuyorsa, o halk için ne ekonomik ne de siyasal bir bağımsızlık söz konusu olabilir." sözünü anımsatan Zorlu, şunları kaydetti: "Buradan hareketle ortak hafızamız olan dilimiz sadece bir iletişim aracı değil, milletimizin İslam öğretisiyle taçlanmış uygarlık değerlerinin de taşıyıcısıdır. Orhun Abideleri'nden Divanü Lügati't-Türk'e, Hoca Ahmet Yesevi'den İmam Maturidi'ye, Yunus Emre'den Ali Şir Nevai'ye uzanan bu büyük miras bugün geniş bir coğrafyada yaşamaya devam etmektedir. Öte yandan bizim medeniyetimizin ve bugün ortaya koyduğumuz vizyon belgemizin vazgeçilmez bir unsuru, dünyada barış ve huzurun hakim kılınmasına yönelik irademizdir. Rusya-Ukrayna Savaşı başta olmak üzere bugün Kafkasya'dan Balkanlara, Orta Doğu'dan Afrika'ya kadar pek çok sahada süregelen anlaşmazlıkların çözümünde başvurulan, aranan bir ülkeden ve bir liderden söz ediyoruz. Orta Asya bozkırlarında buna 'Ara agayın' denilmektedir. Ara buluculuğun mimarı yani Türkiye Cumhuriyeti, yani Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan." - "Ekonomik damarların güçlendiğinin açık göstergesi" Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde son 23 yılda ticaret alanında atılan adımların Türk dünyası ülkeleriyle ilişkilerin mahiyetini köklü bir biçimde dönüştürdüğünü vurgulayan Zorlu, karşılıklı ticaret hacimlerinin istikrarlı biçimde arttığını, serbest ticaret anlaşmaları ve ticaret düzenlemeleriyle ekonomik etkileşimin derinleştiğinin altını çizdi. Zorlu, Türk firmalarının Orta Asya'dan Kafkasya'ya uzanan geniş bir coğrafyada yatırımcı kimlik kazandığına işaret ederek, şöyle konuştu: "Ortak üretim ve sanayi işbirlikleri yeni bir çehre kazanmıştır. Son 23 yılda Türkiye'nin Türk devletleriyle dış ticaret hacmi 1,9 milyar dolardan 26 milyar dolara yükselmiştir. Türkiye, Türk devletlerinde yaptığı 10 milyar dolara yaklaşan reel yatırımla bu bölgenin önde gelen yatırımcılarından biri haline gelmiştir. Hazar'dan Avrupa'ya, Karabağ'dan Anadolu'ya, Türk dünyası ile kurulan ulaştırma ve enerji ortaklıkları çoklu bir biçimde dışa bağımlılık risklerini azaltan ve uzun vadede istikrar üreten bir yapı meydana getirmektedir. Bu gelişmeler Türk dünyasını birbirine bağlayan ekonomik damarların güçlendiğinin açık göstergesidir. Önümüzdeki yıl ülkemizin Türk Devletleri Teşkilatı 13. Zirvesi'ne ev sahipliği yapacak olması, yakın gelecekteki yeni işbirliği adımlarının da bir habercisidir." - "Türk dünyasının ortak geleceğinin inşasında güçlü bir adım" Zorlu, böyle bir dönemde AK Parti Türk Devletleri ile İlişkiler Başkanlığı olarak hazırladıkları Türk Dünyası Vizyon Belgesini, kamuoyuyla paylaşmanın heyecan ve gururunu yaşadıklarını dile getirdi. AK Parti'nin insan merkezli ve kalkınma odaklı siyaset anlayışının ayrışma yerine birliği, çatışma yerine dayanışmayı, sınırlar yerine gönülleri esas aldığını dile getiren Zorlu, "Merhum Fethi Gemuhluoğlu şöyle demektedir, 'Kendisine dost olmayanlar gayrıya dost olamazlar, kendileriyle barışa varamayanlar, gayriyle barışa varamazlar. Bugün Sayın Cumhurbaşkanımızın iç cephemizi güçlendirme iradesi ve kararlılığı tüm gönül coğrafyamızda büyük bir anlam kazanmakta, dostluk ve kardeşlik köprülerini daha da güçlendirmektedir." dedi. Vizyon belgesinin hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür eden Zorlu, şunları kaydetti: "6 farklı dilde ve ortak alfabeyle kamuoyuna sunduğumuz Türk Dünyası Vizyon belgemiz kültürden eğitime, ekonomiden diplomasiye, teknolojiden gençlik politikalarına kadar çok boyutlu bir yaklaşımla hazırlanmıştır. Belge kısa, orta ve uzun vadeli hedefleriyle her alanda işbirliği hedefimizi sürdürülebilir ve ölçülebilir bir zemine taşımaktadır. Bu önemli politika belgesinin hazırlanmasında ufkumuzu aydınlatan, bizlere güç ve cesaret veren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a şükranlarımı arz ediyorum. Vizyon belgemizin Türk dünyasının ortak geleceğinin inşasında güçlü bir adım olacağına yürekten inanıyorum."

Devamını Okumak İçin Tıklayınız