Yalancı kim?

Karaman’da son zamanlarda şehrin en büyük sorunu haline gelen Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde acı gerçekler gün yüzüne çıkmaya başladı. Mobbing iddialarının gün yüzüne çıkması ile hastanede personel ve yönetim zafiyetleri nedeniyle kaliteli sağlık hizmeti verilemediği dile getirildi. Hatta personellerin birbirine mobbing yapmaktan ve birbirleri ile uğraşmaktan hasta ile ilgilenmediği iddiaları acı bir gerçek olarak karşımıza çıktı. Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaşanan olaylar ile ilgili Sağlık Bakanlığı’nın soruşturma başlatacağı öğrenildi.  HASTANEDE NELER OLUYOR? Hastanede yaşandığı iddia edilen çalışan ve amir arasındaki darp olayı muallakta kaldı. Başhekim Taşçı “Temizlik personel amirimiz suçsuz” dedi. Mağdur olduğunu iddia eden temizlik personeli Oruç ise, Başhekim Taşçı’yı yalanladı. Emek Sağlık İş Sendikası Karaman İl Başkanı Muzaffer Ceylan da yaşananlara seyirci kalmadı Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 4D kadrosunda çalışan E. O., hastanenin temizlik personel amiri tarafından darp edildiğini iddia etti. Oruç yaşanan olayı şöyle aktardı: “Yoğun bakım da görevliyim ve benimle birlikte 3 arkadaşım da aynı yerde görev yapıyor.  Yıllık izini almak için bizden sorumlu idari amirin yanına gittim. Amirimden izin istediğimde bana ‘Diğer arkadaşlarının haberi var mı?’ diye sordu. Ben de, ‘Evet, var abi. Onların mağdur olmaması için onların da rızasını aldım’ dedim. Sorumlu amir, ‘Kesinlikle sana inanmıyorum’ dedi. Ben de, ‘Abi ben sana niye yalan söyleyeyim, yalan söylemiyorum’ dedim. Yoğun bakımda çalışan arkadaşlarımızla kurduğumuz bir grup var. Amirime isterse oradaki yazışmalarımızı gösterebileceğimi söyledim. O da ‘Yok, ben telefona falan bakmam, ben karışmam arkadaşlarını tek tek arayacağım’ dedi. Ben de, ‘Tamam abi, arayabilirsin’ dedim. Hal böyle olunca ister istemez moralim bozuldu. ‘Benim alacağım izni niye arayıp arkadaşlarıma sorup beni rencide ediyor’ diye kendi kendime düşündüm. Sonra arkadaşımı aradı. Ona, ‘Sen ne kadar gün söylersen ben o kadar izin vereceğim’ dedi. Sanki bir şeyden korkar gibi… Orada benim canım çok sıkıldı, ‘Niye benim alacağım izni arkadaşıma veya bir başkasına soruyor’ diye. Sonra,  ‘idari amir sensin, neden başkasına soruyorsun? Abi bak! Burada adaletsizlik yapıyorsun. Diğer arkadaşlar izin alırken bana soruyor musun? Beni bir kere aradın mı? Dedim. Tam olarak ne dediğini hatırlamıyorum ama hararetli bir şekilde bir şeyler söyledi. Genelde zaten stresli bir insandı. Ondan sonra ise, ‘Abi ben sana hakkımı helal etmiyorum, sen adaletsiz davranıyorsun, adam kayırıyorsun’ dedim. Benim bu söylemime amirim iyice sinirlendi ve ayağa kalktı bana, ‘Sen kimsin l.an, bana hakkını helal etmiyorsun?’ gibi kelimeler sarf etmeye başladı. Bunu defalarca söyledi. Ben de ona sesimi yükselterek cevap verdim. Sonra üzerime gelerek göğsümden beni ittirdi ve o esnada kafasını burnumun üzerinden ağzıma doğru sıyırttı Ben o sırada olayın şokunda olduğum için herhangi bir tepki vermedim.” İddiaların ardından Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Halil İbrahim Taşçı konuya ilişkin şu açıklamayı yaptı: “E.O isimli personel amirlerini zor durumda bırakmak için olaydan saatler sonra kendini yaralamış ve sanki amiri tarafında darp edilmiş gibi acile gidip darp raporu almıştır.” “AKRABASI DA ÜZERİME YÜRÜDÜ” Oruç ve temizlik amirinin arasında yaşananlara şahit olanların olduğuna dikkat çeken temizlik personeli E. O., “Odada 4 kişiydik. Odada temizlik şefi, yardımcısı ve onların yanında temizlik şefinin akrabası vardı. Ben akrabası olduğunu sonradan öğrendim. 5’inci arkadaş sonradan geldi. Kapının orada olaylara şahit oldu. Olaylar darp etmeye kadar gidince şef yardımcısı arkadaş araladı ve idari amiri olan şefi odadan dışarıya falan çıkardı. Ondan sonra amirin akrabası olan arkadaş üzerime yürüdü, hakaret etti. Onu da diğer arkadaşım dışarıya çıkardı.” dedi. Diğer taraftan Başhekim Taşçı yaptığı açıklamanın devamında, “Kamera görüntüleri görgü tanıkları ile beraber Başhekimliğimizce ilgili personel hakkında şu anda soruşturma başlatmış olup olayın savcılığa kadar gideceği anlaşılmaktadır” şeklinde konuştu. “İŞÇİYE BÖYLE MUAMELE YAPILAMAZ” Olaydan haberdar olan Karaman Emek Sağlık İş Sendikası İl Başkanı Muzaffer Ceylan da temizlik personeli E. O.'nun yaşadığı olayın aydınlatılması için talepte bulundu: “Hiç kimse bir işçiye böyle muamele yapamaz. Bu insanlar emekçi insanlar ve gerçekten hastanenin kahrını çeken insanlar. Biz hiç kimseye iftira atmadık, iddiada bulunduk. ‘M.Ç yapmıştır’ demedik. Bu iddianın araştırılmasını istedik. Hangi makamda olursak olalım adaletli olmalıyız. Ben kamera kayıtlarını görmek istiyorum. Görüntüler kamuoyuyla paylaşılsın. Eğer E. O. suçluysa, hatalıysa, bizi yanılttıysa biz yaşananları tekzip de ederiz özür de dileriz.” İfadelerine yer verdi. “HER İKİ TARAF İÇİN DE BU DURUM KANITLANMALI” Temizlik personeli Oruç’u işaret eden Karaman Emek Sağlık İş Sendikası İl Başkanı Ceylan, Başhekim Taşçı’yı şu sözlerle eleştirdi: “Suç duyurunda bulunan bir çalışan, sanki suçlu oymuş gibi gösterilmeye çalışılıyor. Ben bunu kabul etmiyorum. Ortada bir suç varsa bunun kanıtlanması lazım. Burada hiç kimse makamına göre bu suçlu bu suçsuz deme üstünlüğünü kendinde görmesin. Kamera kayıtlarını savcılığa da teslim etsinler. Sadece E. O.'nun olduğu oda değil, M. Ç.’nin odasının olduğu kısımdaki hareketlenmelere de bakılarak içeride bir tartışmanın olup olmadığını mahkemeye sunmalarını bekliyorum." “HAKLI OLAN BENİM ÇAVUŞ’UM” Temizlik personeli ve idari amirin arasında yaşananlara tanık olduğu iddia edilen kişilerin doğruyu söyleyip söylemeyeceği konusundaki fikirlerini aktaran Başkan Ceylan, “Başhekimimiz yayınladığı haberde sanki hastaneye saldırı varmış gibi bir algı oluşturmaya çalışıyor. ‘Haklı olan beni Çavuş’um’ diyerek çıkışıyorsa, olaya tanık olan diğer arkadaşların tarafsız kalmaları sizce mümkün mü? Bence olay çözülene Başhekim sessiz kalmalıydı. Daha olay soruşturma aşamasındayken böyle bir açıklama yapması çok talihsiz olmuş.”